Oscar adayı olan ve Kore Savaşı'na katılan Astsubay Süleyman Dilbirliği'nin başından geçen gerçek hikayeden esinlenilerek beyaz perdeye aktarılan 'Ayla' filminin yapımcısı Mustafa Uslu, yaklaşık 1,5 yıldan bu yana eserin Güney Kore'de vizyona girmesi için girişimlerde bulunduklarını belirterek, "Bürokratik bir engel var" dedi.
Türkiye’nin Oscar için ‘Yabancı Dilde En İyi Film’ kategorisinde aday adayı gösterdiği ‘Ayla’ filminin yapımcısı Mustafa Uslu, eserin Güney Kore’de vizyona girmesi için yürüttükleri çalışmalarda son gelişmeleri anlattı. Yaklaşık 1,5 yıldan bu yana filmin Güney Kore’de vizyona girmesi için girişimlerde bulunduklarını belirten Uslu, şöyle konuştu: “Güney Kore’ye gittik, bütün görüşmeleri yaptık. Görüşmelerde bize ‘süper’ diyorlar. Ancak, iki gün sonra, ‘Filminizi dağıtamıyoruz, üzgünüz’ diye mail’le yanıt veriyorlar. Bürokratik bir engel var. Bunu anlamış değiliz. Dışişleri Bakanlığı nezdinde görüşmelerimiz devam ediyor.”
‘GÜNEY KORE’DE TÜRKİYE’DEN FAZLA İLGİ ALDI’
Filmin diğer ayağının Güney Kore olduğunu ifade eden Uslu, “Seul’de 27 Ekim’de gala yaptık, burada filmimiz ayakta alkışlandı, Türkiye’den çok daha fazla ilgi aldı. ‘Ayla’ filmi şu anda 27 ülkede yayında. Bu ülkeler arasında Çin de bulunuyor. Güney Kore’den aynı ilgiyi görememek bizi üzüyor. Hiç kimse bu filmi Güney Korelilerden ayırmamalı. Bu film iki ülke arasındaki dostluğu anlatıyor. Zaten geç kalınmış tarihsel bir film. İnşallah Güney Kore’de vizyona sokacağız. Sanatın gücünü kimse engelleyemez.” DHA
30 Kasım 2017 Perşembe
1 Aralık'ta Beyaz Show'un yeni bölüm konukları kimler olacak?
Beyaz Show yeni bölüm fragmanı ile 1 Aralık Cuma günü konuk olacak isimleri programın takipçileriyle paylaştı. 'Aile Arasında' adlı filmin oyuncularının yer alacağı programda yine kahkaha dolu dakikalar yaşanacak.
Beyaz Show'un yeni bölüm fragmanı 1 Aralık'ta "Aile Arasında" filminin başrol oyuncularının ünlü şovmenin konukları arasında yer alacağını gösterdi.
Funda Arar'ın da şarkılarıyla renk katacağı programda ünlü şovmenin konukları arasında yer alacak isimler şöyle;
Oyuncu, yazar ve senarist Gülse Birsel yine kendi kaleminden çıkan bir proje olan Aile Arasında filmini anlatacak.
Avrupa Yakası'nda da birlikte rol aldığı Gülse Birsel'le yeni bir projede buluşan Engin Günaydın da ünlü şovmenin sorularını yanıtlayacak.
Güldür Güldür Show, Yalan Dünya ve Komedi Türkiye gibi projelerde bulunan ve renkli kişiliği ile dikkat çeken Derya Karadaş hakkında merak edilenleri açıklayacak.
Usta oyuncu Erdal Özyağcılar da rol aldığı sinema filmi hakkında bilgiler verecek
2000'li yılların başlangıcından bu yana birçok farklı projede bulunan müzisyen ve oyuncu Ayta Sözeri de hakkında merak edilenleri açıklayacak.
Aynı filmde yer alan Fatih Artman da canlandırdığı karaktere ilişkin bilgileri paylaşacak.
Kanal D'den gelecek bölümle ilgili yapılan açıklama ise şu şekilde; Beyaz Show’a bu hafta; Funda Arar, Gülse Birsel, Erdal Özyağcılar, Engin Günaydın, Derya Karadaş, Fatih Artman ve Ayta Sözeri konuk oluyor. Beyaz Show 1 Aralık 2017 Cuma akşamı canlı yayınla saat 23.45'te Kanal D'de!
Kanal D’nin sunuculuğunu Beyazıt Öztürk’ün yaptığı sevilen talk- show programı "Beyaz Show"a bu hafta; muhteşem şarkıları ile Funda Arar ve "Aile Arasında" filminin başrol oyuncuları Gülse Birsel, Erdal Özyağcılar, Engin Günaydın, Derya Karadaş, Fatih Artman ve Ayta Sözeri konuk oluyor.
Beyaz Show'un yeni bölüm fragmanı 1 Aralık'ta "Aile Arasında" filminin başrol oyuncularının ünlü şovmenin konukları arasında yer alacağını gösterdi.
Funda Arar'ın da şarkılarıyla renk katacağı programda ünlü şovmenin konukları arasında yer alacak isimler şöyle;
Oyuncu, yazar ve senarist Gülse Birsel yine kendi kaleminden çıkan bir proje olan Aile Arasında filmini anlatacak.
Avrupa Yakası'nda da birlikte rol aldığı Gülse Birsel'le yeni bir projede buluşan Engin Günaydın da ünlü şovmenin sorularını yanıtlayacak.
Güldür Güldür Show, Yalan Dünya ve Komedi Türkiye gibi projelerde bulunan ve renkli kişiliği ile dikkat çeken Derya Karadaş hakkında merak edilenleri açıklayacak.
Usta oyuncu Erdal Özyağcılar da rol aldığı sinema filmi hakkında bilgiler verecek
2000'li yılların başlangıcından bu yana birçok farklı projede bulunan müzisyen ve oyuncu Ayta Sözeri de hakkında merak edilenleri açıklayacak.
Aynı filmde yer alan Fatih Artman da canlandırdığı karaktere ilişkin bilgileri paylaşacak.
Kanal D'den gelecek bölümle ilgili yapılan açıklama ise şu şekilde; Beyaz Show’a bu hafta; Funda Arar, Gülse Birsel, Erdal Özyağcılar, Engin Günaydın, Derya Karadaş, Fatih Artman ve Ayta Sözeri konuk oluyor. Beyaz Show 1 Aralık 2017 Cuma akşamı canlı yayınla saat 23.45'te Kanal D'de!
Kanal D’nin sunuculuğunu Beyazıt Öztürk’ün yaptığı sevilen talk- show programı "Beyaz Show"a bu hafta; muhteşem şarkıları ile Funda Arar ve "Aile Arasında" filminin başrol oyuncuları Gülse Birsel, Erdal Özyağcılar, Engin Günaydın, Derya Karadaş, Fatih Artman ve Ayta Sözeri konuk oluyor.
28 Kasım 2017 Salı
Ayla, son anda festivalden çekildi
Türkiye’nin Oscar aday aday Ayla’nın yapımcısı Mustafa Uslu, son dakika kararıyla filmi, Frankfurt Türk Film Festivali’nden çekti. Festival Başkanı yapımcıyı, yapımcı festival komitesini suçladı.
Festivalin açılış filmi Ayla’nın yapımcısı Mustafa Uslu’nun ‘Film Frankfurt’ta gösterilmesin’ kararı, seyircileri ve festival ekibini şoke etti.
Açılışta Frankfurt Başkonsolosu Burak Karartı, Hessen Eyalet Bilim Bakanı Boris Rhein, yönetmenler Reis Çelik, Hasan Fehmi Yaşar, Atalay Taşdiken, sanatçılar Mahmut Cevher, Abdurrahman Keskiner ile Gökhan Mumcu, eyalet meclisi milletvekilleri İsmail Tipi, Mürvet Öztürk, Turgut Yüksel de yer aldı.
SITKI: BÜYÜK SAYGISIZLIK
Festival Başkanı Hüseyin Sıtkı, Mustafa Uslu’nun telefonla arayıp, Ayla’nın gösterimine izin vermediğini bildirdiğini söyledi. Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Dairesi Başkanlığı’nın da devreye girmesine rağmen Uslu’nun kararından vazgeçmediğini belirten Sıtkı, “Bu davranış ahlaki değildir. Buradaki emeğe ve sinemaseverlerine büyük saygısızlık. 12’ye 5 kala böyle bir yaptırım kabul edilemez bir durum” dedi.
Ayla gösterilemeyince Antalya Film Festivali’nde en iyi film ödülü alan ‘Babamın Kanatları’ festivalin açılış filmi oldu. Bu arada bazı seyirciler, Ayla’nın gösterimden çekilmesini protesto ederek sinema salonundan ayrıldı.
YAPIMCIDAN AÇIKLAMA: KOMİTE BİZİ DİNLEMEDİ
Filmin yapımcısından açıklama geldi. Açıklamada şöyle denildi: Ayla filmimizin Frankfurt Türk Filmleri Festivali’nin açılış değil kapanış filmi olması yönündeki arzumuzu; sebepleriyle birlikte; festival komitesine ilettik. Ancak komite, filmimizi festivalin açılış filmi olarak göstermekte ısrar etmişlerdir. Ayla, 7 Aralık’ta Avrupa ve Asya’da gösterime girecektir. Filmimizin haklarını korumak ve gişesine zarar vermemek adına yurtdışı distribütörümüzle birlikte verdiğimiz ve Frankfurt Türk Filmleri Festivali yetkililerine ilettiğimiz duruma anlayış gösterilmemiş, kamuoyunda olumsuz algı yaratılmıştır. Festivalde Ayla’yı izlemeye giden seyircileri de mağdur etmişlerdir. Bizlerin dışında gelişen bu durum için izleyicilerimizden özür dileriz. Bütün festival yöneticileri filmimizi göstermek istiyorlar bunu anlıyor kendilerinin de bizi anlamalarını rica ediyoruz. Yoğun bir vizyon ve halkla ilişkiler (PR) dönemi içerisindeyiz. Bu nedenle yayın, halkla ilişkiler ve vizyon stratejilerimize saygı duyulmasını rica ederiz."
Festivalin açılış filmi Ayla’nın yapımcısı Mustafa Uslu’nun ‘Film Frankfurt’ta gösterilmesin’ kararı, seyircileri ve festival ekibini şoke etti.
Açılışta Frankfurt Başkonsolosu Burak Karartı, Hessen Eyalet Bilim Bakanı Boris Rhein, yönetmenler Reis Çelik, Hasan Fehmi Yaşar, Atalay Taşdiken, sanatçılar Mahmut Cevher, Abdurrahman Keskiner ile Gökhan Mumcu, eyalet meclisi milletvekilleri İsmail Tipi, Mürvet Öztürk, Turgut Yüksel de yer aldı.
SITKI: BÜYÜK SAYGISIZLIK
Festival Başkanı Hüseyin Sıtkı, Mustafa Uslu’nun telefonla arayıp, Ayla’nın gösterimine izin vermediğini bildirdiğini söyledi. Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Dairesi Başkanlığı’nın da devreye girmesine rağmen Uslu’nun kararından vazgeçmediğini belirten Sıtkı, “Bu davranış ahlaki değildir. Buradaki emeğe ve sinemaseverlerine büyük saygısızlık. 12’ye 5 kala böyle bir yaptırım kabul edilemez bir durum” dedi.
Ayla gösterilemeyince Antalya Film Festivali’nde en iyi film ödülü alan ‘Babamın Kanatları’ festivalin açılış filmi oldu. Bu arada bazı seyirciler, Ayla’nın gösterimden çekilmesini protesto ederek sinema salonundan ayrıldı.
YAPIMCIDAN AÇIKLAMA: KOMİTE BİZİ DİNLEMEDİ
Filmin yapımcısından açıklama geldi. Açıklamada şöyle denildi: Ayla filmimizin Frankfurt Türk Filmleri Festivali’nin açılış değil kapanış filmi olması yönündeki arzumuzu; sebepleriyle birlikte; festival komitesine ilettik. Ancak komite, filmimizi festivalin açılış filmi olarak göstermekte ısrar etmişlerdir. Ayla, 7 Aralık’ta Avrupa ve Asya’da gösterime girecektir. Filmimizin haklarını korumak ve gişesine zarar vermemek adına yurtdışı distribütörümüzle birlikte verdiğimiz ve Frankfurt Türk Filmleri Festivali yetkililerine ilettiğimiz duruma anlayış gösterilmemiş, kamuoyunda olumsuz algı yaratılmıştır. Festivalde Ayla’yı izlemeye giden seyircileri de mağdur etmişlerdir. Bizlerin dışında gelişen bu durum için izleyicilerimizden özür dileriz. Bütün festival yöneticileri filmimizi göstermek istiyorlar bunu anlıyor kendilerinin de bizi anlamalarını rica ediyoruz. Yoğun bir vizyon ve halkla ilişkiler (PR) dönemi içerisindeyiz. Bu nedenle yayın, halkla ilişkiler ve vizyon stratejilerimize saygı duyulmasını rica ederiz."
Ver Elini Aşk ne zaman final yapacak?
Kanal D'nin dizisi Ver Elini Aşk'ın final tarihi belli oldu. Romantik komedi Ver Elini Aşk 11. bölümüyle final yaparak ekrana veda edecek. işte dizinin ekranlara veda edeceği tarih.
Kanal D’de ilk olarak Perşembe akşamları yayınlanmaya başlayan Ver Elini Aşk’ın yayın günü değişerek Salı gününe alınmıştı. Ancak final kararı alındı. İşte Ver Elini Aşk’ın final tarihi!
Ali İl, Sevda Erginci ve Köksal Engür'ün başrollerinde yer aldığı, yapımcılığını Salacak Yapım'ın üstlendiği Ver Elini Aşk 11. bölümüyle erken final yaparak ekrana veda edecek. İlk bölümleriyle reytinglerde iyi sonuçlar alan dizi, güçlü yapımların ekrana gelmesi ve yayın günü değişmesiyle kötü sonuçlar almaya başlamıştı.
Ver Elini Aşk Final Fragmanı yayında! Kaan, Ayperi’yi kaçırıyor! Emin Ağa, gördükleri karşısında şaşkına dönüyor!
Ayperi ve Kaan, yaşadıkları sorunlardan dolayı ayrı yollara gitme kararı almıştır. Sue bebekten ayrı düşmek istemeyen Ayperi, Kaan’ı engellemeye çalışsa da başarılı olamaz. Kaan, Sue’nun babası olarak son sözü söyler ve bulundukları yerden ayrılır. Kaan, ayrılığın ilk dakikalarında pişman olmaya başlamıştır. Oğuz’dan fikir alan Kaan, bir plan yaparak Ayperi’yi kaçırmaya hem fikir olur. Ayperi’yi başarıyla kaçırma görevini gerçekleştiren ekip, Emin Ağa’ya yakayı ele verir.
10. BÖLÜMDE NELER OLMUŞTU?
Ver Elini Aşk’ın 21 Kasım 2017 Salı günü yayınlanan 10. yeni bölümünde; Ayperi ve Kaan’ın arasına, kara Hayri giriyor!
Emin Ağa ile buluşan Ayperi, Kaan’a verdiği sözü tutmamamının büyük üzüntüsünü yaşıyor. Kaan’ın kendisini affetmesi için elinden geleni yapıyor. Kaan ise, sadece kızgın olduğu Ayperi’ye ufak bir ders vermek için ondan uzak duruyor. Fakat, gönlüne söz dinletemiyor. Kaan bu sefer engeller olmadan Ayperi’ye düşüncelerini açıyor. Ayperi ise, Kaan’a olan hislerine güvenip beklenen adımı bir türlü atamıyor. Babası Hayri’nin ortaya çıkması ise, atacağı adımın önünde büyük bir kaya gibi duracağa benziyor!
Hayri’nin, Emin Ağa ile olan husumeti aile içinde sıkıntılara sebep olur. Emin Ağa, Kaan ile kendi evinde gördüğü Hayri yüzünden herkesi şok eden bir karar verir. Kaan, bu durumdan dolayı dedesinden hesap sormak için geldiği konakta hiç beklemediği bir tablo ile karşılaşır.
Kanal D’de ilk olarak Perşembe akşamları yayınlanmaya başlayan Ver Elini Aşk’ın yayın günü değişerek Salı gününe alınmıştı. Ancak final kararı alındı. İşte Ver Elini Aşk’ın final tarihi!
Ali İl, Sevda Erginci ve Köksal Engür'ün başrollerinde yer aldığı, yapımcılığını Salacak Yapım'ın üstlendiği Ver Elini Aşk 11. bölümüyle erken final yaparak ekrana veda edecek. İlk bölümleriyle reytinglerde iyi sonuçlar alan dizi, güçlü yapımların ekrana gelmesi ve yayın günü değişmesiyle kötü sonuçlar almaya başlamıştı.
Ver Elini Aşk Final Fragmanı yayında! Kaan, Ayperi’yi kaçırıyor! Emin Ağa, gördükleri karşısında şaşkına dönüyor!
Ayperi ve Kaan, yaşadıkları sorunlardan dolayı ayrı yollara gitme kararı almıştır. Sue bebekten ayrı düşmek istemeyen Ayperi, Kaan’ı engellemeye çalışsa da başarılı olamaz. Kaan, Sue’nun babası olarak son sözü söyler ve bulundukları yerden ayrılır. Kaan, ayrılığın ilk dakikalarında pişman olmaya başlamıştır. Oğuz’dan fikir alan Kaan, bir plan yaparak Ayperi’yi kaçırmaya hem fikir olur. Ayperi’yi başarıyla kaçırma görevini gerçekleştiren ekip, Emin Ağa’ya yakayı ele verir.
10. BÖLÜMDE NELER OLMUŞTU?
Ver Elini Aşk’ın 21 Kasım 2017 Salı günü yayınlanan 10. yeni bölümünde; Ayperi ve Kaan’ın arasına, kara Hayri giriyor!
Emin Ağa ile buluşan Ayperi, Kaan’a verdiği sözü tutmamamının büyük üzüntüsünü yaşıyor. Kaan’ın kendisini affetmesi için elinden geleni yapıyor. Kaan ise, sadece kızgın olduğu Ayperi’ye ufak bir ders vermek için ondan uzak duruyor. Fakat, gönlüne söz dinletemiyor. Kaan bu sefer engeller olmadan Ayperi’ye düşüncelerini açıyor. Ayperi ise, Kaan’a olan hislerine güvenip beklenen adımı bir türlü atamıyor. Babası Hayri’nin ortaya çıkması ise, atacağı adımın önünde büyük bir kaya gibi duracağa benziyor!
Hayri’nin, Emin Ağa ile olan husumeti aile içinde sıkıntılara sebep olur. Emin Ağa, Kaan ile kendi evinde gördüğü Hayri yüzünden herkesi şok eden bir karar verir. Kaan, bu durumdan dolayı dedesinden hesap sormak için geldiği konakta hiç beklemediği bir tablo ile karşılaşır.
Çocuklar Duymasın'da Vatan Şaşmaz gerçeği!
Bir otel odasında cinayete kurban giden ve dizide ‘Engin’ karakterini canlandıran Vatan Şaşmaz’ın ardından ‘Çocuklar Duymasın’ reytinglerde bir daha hiç zirvede yer alamadı.
Başrollerinde Tamer Karadağlı ve Pınar Altuğ gibi oyuncuların yer aldığı 2002 yılının fenomen dizisi ‘Çocuklar Duymasın’ 2017 Temmuz ayında ekranlara geri dönmüştü. Hakkında sürekli final yapacak iddiaları çıkan Kanal D ekranında yayınlanan ‘Çocuklar Duymasın’ dizisi 26 Kasım Pazar günü reytinglerde 8. Sıraya yerleşerek izlenme oranlarında büyük düşüş yaşadı.
27 Ağustos tarihinde bir otel odasında cinayete kurban giden ve dizide ‘Engin’ karakterini canlandıran Vatan Şaşmaz’ın ardından dizinin reytingleri giderek düşmeye başladı.
SEZONA ZİRVEDE BAŞLADI AMA...
Sezon başlangıcında reytinglerde liderliği kimseye kaptırmayan ‘Çocuklar Duymasın’ dizisi için Vatan Şaşmaz’ın ölümü deyim yerindeyse milat oldu. Vatan Şaşmaz’ın oynadığı son bölümde de reytinglerde birinci olan dizi kış dizilerinin de başlamasının ardından reytinglerde düşüş yaşadı. Fenomen dizinin 17 Eylül tarihinde yayınlanan bölümünde Vatan Şaşmaz’ın anılmaması i izleyiciler arasında tepkilere neden olmuştu. mynet
Başrollerinde Tamer Karadağlı ve Pınar Altuğ gibi oyuncuların yer aldığı 2002 yılının fenomen dizisi ‘Çocuklar Duymasın’ 2017 Temmuz ayında ekranlara geri dönmüştü. Hakkında sürekli final yapacak iddiaları çıkan Kanal D ekranında yayınlanan ‘Çocuklar Duymasın’ dizisi 26 Kasım Pazar günü reytinglerde 8. Sıraya yerleşerek izlenme oranlarında büyük düşüş yaşadı.
27 Ağustos tarihinde bir otel odasında cinayete kurban giden ve dizide ‘Engin’ karakterini canlandıran Vatan Şaşmaz’ın ardından dizinin reytingleri giderek düşmeye başladı.
SEZONA ZİRVEDE BAŞLADI AMA...
Sezon başlangıcında reytinglerde liderliği kimseye kaptırmayan ‘Çocuklar Duymasın’ dizisi için Vatan Şaşmaz’ın ölümü deyim yerindeyse milat oldu. Vatan Şaşmaz’ın oynadığı son bölümde de reytinglerde birinci olan dizi kış dizilerinin de başlamasının ardından reytinglerde düşüş yaşadı. Fenomen dizinin 17 Eylül tarihinde yayınlanan bölümünde Vatan Şaşmaz’ın anılmaması i izleyiciler arasında tepkilere neden olmuştu. mynet
Erkan Petekkaya'dan Kayıtdışı'ya veda mesajı!
Ünlü oyuncu Erkan Petekkaya, başrolünde oynadığı Kayıtdışı için hayranlarına veda mesajı yayınladı. Ekrana bir süre ara veren Kayıtdışı dizisi, Pazartesi akşamı yayınlanan 8. bölümüyle final yaparak veda etti.
Erkan Petekkaya, Songül Öden ve Dolunay Soysert'in başrollerinde yer aldığı "Kayıtdışı" isimli dizi Pazartesi akşamları Fox TV'de yayınlanıyordu. Dizinin başrol oyuncusu Erkan Petekkaya'nın aracına binerken geçirdiği kaza sonucu ayağı kırılmış ve bu sebeple dizinin çekimlerine ara verilmişti.
FİNAL YAPIYOR!
Verilen aranın ardından dizinin final yapmasına karar verildi. "Kayıtdışı" bu akşam yayınlanacak olan 8. bölümüyle beraber ekranlara veda edecek.
ERKAN PETEKKAYA SEYİRCİYE TEŞEKKÜR ETTİ!
Kayıtdışı'nın final fragmanını Instagram'dan paylaşan Erkan Petekkaya seyirciye teşekkür etti. Oyuncu sayfasına şöyle yazdı:
"Bizi takip eden seyircilerimize teşekkürlerimi, sevgilerimi ve saygılarımı sunuyorum. Görüşmek dileğiyle. "
Erkan Petekkaya, Songül Öden ve Dolunay Soysert'in başrollerinde yer aldığı "Kayıtdışı" isimli dizi Pazartesi akşamları Fox TV'de yayınlanıyordu. Dizinin başrol oyuncusu Erkan Petekkaya'nın aracına binerken geçirdiği kaza sonucu ayağı kırılmış ve bu sebeple dizinin çekimlerine ara verilmişti.
FİNAL YAPIYOR!
Verilen aranın ardından dizinin final yapmasına karar verildi. "Kayıtdışı" bu akşam yayınlanacak olan 8. bölümüyle beraber ekranlara veda edecek.
ERKAN PETEKKAYA SEYİRCİYE TEŞEKKÜR ETTİ!
Kayıtdışı'nın final fragmanını Instagram'dan paylaşan Erkan Petekkaya seyirciye teşekkür etti. Oyuncu sayfasına şöyle yazdı:
"Bizi takip eden seyircilerimize teşekkürlerimi, sevgilerimi ve saygılarımı sunuyorum. Görüşmek dileğiyle. "
Nihat Doğan yıllar sonra yeniden Survivor'da
Survivor All Star 2018'de ünlüler takımında ter dökecek olan iki yarışmacının daha ismi belli oldu. Survivor yarışmasının bu sene All Star versiyonu ile oynanacak olması nedeniyle, yarışmaya önceki senelerde başarılı olmuş isimler seçiliyor. İşte Survivor 2018'de yarışacak olan iki isim
Survivor yarışmasında bu yıl farklı bir format ile ekranlara geleceği belirtilmişti... Bu yıl önceki yıllarda başarı göstermiş yarışmacıların bir arada yarışacağı bir All Star grubu kuruluyor.
Yarışmanın yapımcısı ve sunucu olan Acun Ilıcalı, adaya gidecek 8 kişinin ismini açıklamıştı.
2 İSİM DAHA BELLİ OLDU
Öte yandan Survivor 2018 All Star'a katılacak olan iki ismin daha belli olduğu, bu isimlerin ise Ümit Karan ve Nihat Doğan olarak belirlendiği öğrenildi
KADRODAN ÇIKARTILMIŞTI
Nihat Doğan iki yıl önce vahşi bir cinayete kurban giden Özgecan Aslan'ın ardından attığı tweet nedeniyle Survivor 2015 All Star kadrodan çıkartılmıştı.
All Star ekibini karşısına çıkacak olan gönüllüler takımı merakla bekleniyor.
GEÇEN YILIN ŞAMPİYONU KİM OLDU?
Survivor 2017 büyük finali Kıbrıs’ta gerçekleşti. Finale kalan Adem Kılıççı ve Ogeday Girişen arasında survivor 2017 şampiyonluğu için SMS oylaması yapıldı. Kıbrıs'ta yapılan finale bugüne dek bütün elenen yarışmacılar da katıldı. Yapılan halk oylamasının ardından Survivor 2017'nin şampiyonu belli oldu. Survivor 2017'nin şampiyonu gönüllüler takımını temsil eden Ogeday Girişken oldu.
TURABİ ÜÇÜNCÜ KEZ SURVİVOR'A GİDİYOR
Survivor 2018 için hazırlıklara başlayan Acun Medya ekibi yarışmacıları da belirlemeye başladı. Daha önce iki kez Survivor'a katılan ve ikisinde de şampiyonluğa ulaşan Turabi üçüncü kez Survivor'a gidiyor.
Sosyal medya hesabından güzel haberi sevenleriyle paylaşan Turabi, yayınladığı videonun altına '3. defa Survivor mı? 'İmkânsız...' dedi gururum. 'Riskli...' dedi. Tecrübem, 'Manasız...' dedi. Mantığım, 'Yine de denemeye değer' dedi. Kalbim... 'Seneye görüşürüz' mesajını yazdı.
SURVİVOR'A GİDECEK OLAN DİĞER İSİMLER
Hilmicem İntepe
Adem Kılıççı
Hakan Hatipoğlu
Murat Ceylan
Cumali Akgül
Turabi Çamkıran
Sema Aydemir
Nagihan Karadere
Merve Aydın
ADI İLK AÇIKLANAN YARIŞMACI CUMALİ AKGÜL OLMUŞTU
Survivor 2018 kadrosuna dahil olmak isteyen Cumali Akgül, Iğdır’dan İstanbul’a 50 gün boyunca yaklaşık 1600 km yol yürüyerek geldi. Cumali Akgül’ün Survivor için fiziksel olarak yeterli olmadığını söyleyen Acun Ilıcalı, Beyazıt Öztürk’ün ısrarlarına dayanamayınca “Cumali kardeşim o kadar yol yürümüş gelmiş. Bundan sonra yürüyen hiç kimseyi almayacağımızı garanti ederek kendisini Survivor’a almaya karar verdik.” açıklamasını yapmıştı. Cumali Akgül, Survivor All Star'da gönüllüler takımında yarışacak...
Yarışmanın yapımcısı ve sunucu olan Acun Ilıcalı, adaya gidecek 8 kişinin ismini açıklamıştı.
2 İSİM DAHA BELLİ OLDU
Öte yandan Survivor 2018 All Star'a katılacak olan iki ismin daha belli olduğu, bu isimlerin ise Ümit Karan ve Nihat Doğan olarak belirlendiği öğrenildi
KADRODAN ÇIKARTILMIŞTI
Nihat Doğan iki yıl önce vahşi bir cinayete kurban giden Özgecan Aslan'ın ardından attığı tweet nedeniyle Survivor 2015 All Star kadrodan çıkartılmıştı.
All Star ekibini karşısına çıkacak olan gönüllüler takımı merakla bekleniyor.
GEÇEN YILIN ŞAMPİYONU KİM OLDU?
Survivor 2017 büyük finali Kıbrıs’ta gerçekleşti. Finale kalan Adem Kılıççı ve Ogeday Girişen arasında survivor 2017 şampiyonluğu için SMS oylaması yapıldı. Kıbrıs'ta yapılan finale bugüne dek bütün elenen yarışmacılar da katıldı. Yapılan halk oylamasının ardından Survivor 2017'nin şampiyonu belli oldu. Survivor 2017'nin şampiyonu gönüllüler takımını temsil eden Ogeday Girişken oldu.
TURABİ ÜÇÜNCÜ KEZ SURVİVOR'A GİDİYOR
Survivor 2018 için hazırlıklara başlayan Acun Medya ekibi yarışmacıları da belirlemeye başladı. Daha önce iki kez Survivor'a katılan ve ikisinde de şampiyonluğa ulaşan Turabi üçüncü kez Survivor'a gidiyor.
Sosyal medya hesabından güzel haberi sevenleriyle paylaşan Turabi, yayınladığı videonun altına '3. defa Survivor mı? 'İmkânsız...' dedi gururum. 'Riskli...' dedi. Tecrübem, 'Manasız...' dedi. Mantığım, 'Yine de denemeye değer' dedi. Kalbim... 'Seneye görüşürüz' mesajını yazdı.
SURVİVOR'A GİDECEK OLAN DİĞER İSİMLER
Hilmicem İntepe
Adem Kılıççı
Hakan Hatipoğlu
Murat Ceylan
Cumali Akgül
Turabi Çamkıran
Sema Aydemir
Nagihan Karadere
Merve Aydın
ADI İLK AÇIKLANAN YARIŞMACI CUMALİ AKGÜL OLMUŞTU
Survivor 2018 kadrosuna dahil olmak isteyen Cumali Akgül, Iğdır’dan İstanbul’a 50 gün boyunca yaklaşık 1600 km yol yürüyerek geldi. Cumali Akgül’ün Survivor için fiziksel olarak yeterli olmadığını söyleyen Acun Ilıcalı, Beyazıt Öztürk’ün ısrarlarına dayanamayınca “Cumali kardeşim o kadar yol yürümüş gelmiş. Bundan sonra yürüyen hiç kimseyi almayacağımızı garanti ederek kendisini Survivor’a almaya karar verdik.” açıklamasını yapmıştı. Cumali Akgül, Survivor All Star'da gönüllüler takımında yarışacak...
27 Kasım 2017 Pazartesi
Vatanım Sensin’in Hilal’i Miray Daner çocukken de ekrandaymış!
Vatanım Sensin'in cesur kızı Hilal yani Miray Daner'in ilk rolünün Bez bebek olduğu sanılıyor. Oysaki genç yıldız daha çocuk yaştayken çok önemli birini canlandırmış. Üstelik şimdilerde babası rolünde ekranda gördüğümüz Halit Ergenç'le beraber. İşte Miray Daner'in çocukluğu...
Vatanım Sensin’de baba kızı canlandıran Halit Ergenç ve Miray Daner’in yolları yıllar evvel kesilmiş. Baba-kız rolünde gördüğümüz ikili yıllar evvel Dersimiz Atatürk filminde beraber rol almış. Miray Daner o günlerde henüz bir çocuk ve Atatürk’ün 5. manevi çocuğu Sabiha Gökçen rolünde. Miray Daner bugünlerde de Vatanım Sensin’de Kuvayi Milliye’ye destek veren vatanına aşık bir genç kadını canlandırıyor.
Şık Hayat’ın haberine göre; Dersimiz Atatürk filminde Sabiha henüz bir çocuk. Filmde 1925 yılında Bursa’da Mustafa Kemal tarafından evlat edinmesi konu ediliyor. Sabiha henüz ‘Gökçen’ soy adını almamış. Miray Daner küçük yaşına rağmen ustalıkla rolü üstlenmiş. Ve o gururlu güçlü Türk kızı duruşunu daha çocuk yaşta göstermeyi başarmış.
MİRAY DANER KİMDİR?
Miray Daner, 1999 yılında İstanbul’da doğmuştur. Eğitimine lisede Öğrenci olarak devam etmektedir.
Küçük yaşlarda diziler de rol almaya başlayan Miray Daner, 2009 yılında Bez Bebek dizisinde rol almıştır. Daha sonra Papatyam dizisinde Gonca karakterini canlandırmıştır. 2015 yılında Medcezir dizisinde canlandırdığı Beren karakteri ile tanınmıştır. 2011 yılında ise Çınar Ağacı dizisi ile sinema dünyası ile tanışmıştır.
Vatanım Sensin’de baba kızı canlandıran Halit Ergenç ve Miray Daner’in yolları yıllar evvel kesilmiş. Baba-kız rolünde gördüğümüz ikili yıllar evvel Dersimiz Atatürk filminde beraber rol almış. Miray Daner o günlerde henüz bir çocuk ve Atatürk’ün 5. manevi çocuğu Sabiha Gökçen rolünde. Miray Daner bugünlerde de Vatanım Sensin’de Kuvayi Milliye’ye destek veren vatanına aşık bir genç kadını canlandırıyor.
Şık Hayat’ın haberine göre; Dersimiz Atatürk filminde Sabiha henüz bir çocuk. Filmde 1925 yılında Bursa’da Mustafa Kemal tarafından evlat edinmesi konu ediliyor. Sabiha henüz ‘Gökçen’ soy adını almamış. Miray Daner küçük yaşına rağmen ustalıkla rolü üstlenmiş. Ve o gururlu güçlü Türk kızı duruşunu daha çocuk yaşta göstermeyi başarmış.
MİRAY DANER KİMDİR?
Miray Daner, 1999 yılında İstanbul’da doğmuştur. Eğitimine lisede Öğrenci olarak devam etmektedir.
Küçük yaşlarda diziler de rol almaya başlayan Miray Daner, 2009 yılında Bez Bebek dizisinde rol almıştır. Daha sonra Papatyam dizisinde Gonca karakterini canlandırmıştır. 2015 yılında Medcezir dizisinde canlandırdığı Beren karakteri ile tanınmıştır. 2011 yılında ise Çınar Ağacı dizisi ile sinema dünyası ile tanışmıştır.
Vatanım Sensin dizisinin başrolü Bergüzar Korel isyan etti
'Vatanım Sensin' dizisinde kocası Halit Ergenç'le birlikte oynayan Bergüzar Korel, 'Rolünün azaltılmasını istedi' haberlerine açıklık getirirken bir de kardeş açıklamasında bulundu.
Dizideki tecavüz sahneleri sonrasında oyunculuğuyla daha çok konuşulmaya başlanan Bergüzar Korel, konuyla ilgili soru üzerine “Biz dizide her şeyi tüm gerçekliğiyle ekrana getirmeye çalışıyoruz. Bunlar da o dönemdeki kadınların yaşadığı gerçek olaylar. Bence konuşulması gereken daha önemli sahneler var” dedi. Dizide eşi Halit Ergenç'le başrolü paylaşan oyuncu, rolünün azaltılmasını istediği yönündeki haberlere de yanıt verdi: “Ben rolümün değil, çalışma süremin biraz azaltılmasını istedim. Sonuçta aynı evden iki kişi çalışıyoruz. Ben de o evin annesi olduğum için, böyle bir istediğim oldu. Oğlum Ali'yle daha fazla vakit geçirmem gerekiyor.”
“ALLAH NASİP EDERSE KARDEŞ GELECEK”
Korel, “Ali'ye kardeş gelir mi?” sorusunu ise “Allah nasip ederse gelecek ama şu an için öyle bir şey yok” diye yanıtladı.
Dizideki tecavüz sahneleri sonrasında oyunculuğuyla daha çok konuşulmaya başlanan Bergüzar Korel, konuyla ilgili soru üzerine “Biz dizide her şeyi tüm gerçekliğiyle ekrana getirmeye çalışıyoruz. Bunlar da o dönemdeki kadınların yaşadığı gerçek olaylar. Bence konuşulması gereken daha önemli sahneler var” dedi. Dizide eşi Halit Ergenç'le başrolü paylaşan oyuncu, rolünün azaltılmasını istediği yönündeki haberlere de yanıt verdi: “Ben rolümün değil, çalışma süremin biraz azaltılmasını istedim. Sonuçta aynı evden iki kişi çalışıyoruz. Ben de o evin annesi olduğum için, böyle bir istediğim oldu. Oğlum Ali'yle daha fazla vakit geçirmem gerekiyor.”
“ALLAH NASİP EDERSE KARDEŞ GELECEK”
Korel, “Ali'ye kardeş gelir mi?” sorusunu ise “Allah nasip ederse gelecek ama şu an için öyle bir şey yok” diye yanıtladı.
26 Kasım 2017 Pazar
Vatanım Sensin'de flaş gelişme! Ne zaman final yapacak?
Kanal D'de ekrana gelen Vatanım Sensin dizisiyle ilgili sürpriz bir gelişme ortaya çıktı! Vatanım Sensin bu sezon sonu bitiyor mu?
Vatanım Sensin'de Cevdet'in annesi Hasibe rolünü canlandıran usta oyuncu Celile Toyon, dizinin sezon sonunda biteceğini açıkladı!
Rol aldığı ‘Ahududu’ adlı tiyatro oyunu için Suna Keskin ile birlikte ‘Burası Haftasonu’ programına konuk olan Celile Toyon, Vatanım Sensin hakkında ilginç bir bilgiyi paylaştı. Vatanım Sensin'in iki sezonluk proje olduğunu açıklayan Toyon, "Sevgili yönetmenlerimle ilk buluştuğumuzda ‘2 sezonluk bir proje bu’ dediler. Ve bu sezon sonuna kadar artık ne yapılacaksa yapılacak, bizim için de meçhul olan şeyler var. Yönetmenlerin kafasında tasarladığı bir yer var, oraya dek sürecek” açıklamasını yaptı.
Kanal D'de 2. sezonuyla ekranlarda olan Vatanım Sensin, baştan planlandığı gibi devam ederse Haziran ayında final yapacak. Perşembe akşamları yayınlanan dizi, Total grubu reytinglerde, Kanatsız Kuşlar ve Bizim Hikaye'nin ardından 3. sırada yer alıyor. Ancak AB ve ABC Plus reyting gruplarında ise en fazla izlenen yapım olmayı başarıyor.
Vatanım Sensin'de Cevdet'in annesi Hasibe rolünü canlandıran usta oyuncu Celile Toyon, dizinin sezon sonunda biteceğini açıkladı!
Rol aldığı ‘Ahududu’ adlı tiyatro oyunu için Suna Keskin ile birlikte ‘Burası Haftasonu’ programına konuk olan Celile Toyon, Vatanım Sensin hakkında ilginç bir bilgiyi paylaştı. Vatanım Sensin'in iki sezonluk proje olduğunu açıklayan Toyon, "Sevgili yönetmenlerimle ilk buluştuğumuzda ‘2 sezonluk bir proje bu’ dediler. Ve bu sezon sonuna kadar artık ne yapılacaksa yapılacak, bizim için de meçhul olan şeyler var. Yönetmenlerin kafasında tasarladığı bir yer var, oraya dek sürecek” açıklamasını yaptı.
Kanal D'de 2. sezonuyla ekranlarda olan Vatanım Sensin, baştan planlandığı gibi devam ederse Haziran ayında final yapacak. Perşembe akşamları yayınlanan dizi, Total grubu reytinglerde, Kanatsız Kuşlar ve Bizim Hikaye'nin ardından 3. sırada yer alıyor. Ancak AB ve ABC Plus reyting gruplarında ise en fazla izlenen yapım olmayı başarıyor.
Çukur dizisinin setinde hırsızlık
Aras Bulut İynemli ve Dilan Çiçek Deniz’in başrollerini paylaştığı Çukur dizisinin çekimlerinin yapıldığı setten 300 bin TL değerinde ses tesisatı çalındı. Tesisatı çalıp sahibine satmaya çalışan hırsızlık şebekesi film gibi bir operasyonla yakalandı.
Çukur dizisinin Ümraniye'deki setine giren hırsızlar, bir araçtan ses malzemelerini çaldı. Dizinin prodüksiyon şirketinin sahibi Kemal Çetin Öztep, cihazlarının bir hırsızlık şebekesinin elinde bulunduğunu öğrendi.
Kemal Çetin Öztep, daha sonra şebeke üyelerinden Yılmaz A.’ya telefonla ulaşıp cihazları kendisinin satın alabileceğini söyledi. Yılmaz A. ile buluşma ayarlayan Kemal Çetin Öztep, durumu polise bildirdi.
Polisin bilgisi dahilinde buluşan taraflar için tedbir alan ekipler Yılmaz A.’yı gözaltına alındı.
Yılmaz A.’nın ifadesi doğrultusunda Seçkin Z. ve Mustafa M. de yakalanıp, gözaltına aldı.
Polis, ele geçirilen malzemelerin faturasını savcılığa sunarak, kendisine ait olduğunu ispatlayan Kemal Çetin Öztep’e cihazları teslim etti. (cnntürk)
Çukur dizisinin Ümraniye'deki setine giren hırsızlar, bir araçtan ses malzemelerini çaldı. Dizinin prodüksiyon şirketinin sahibi Kemal Çetin Öztep, cihazlarının bir hırsızlık şebekesinin elinde bulunduğunu öğrendi.
Kemal Çetin Öztep, daha sonra şebeke üyelerinden Yılmaz A.’ya telefonla ulaşıp cihazları kendisinin satın alabileceğini söyledi. Yılmaz A. ile buluşma ayarlayan Kemal Çetin Öztep, durumu polise bildirdi.
Polisin bilgisi dahilinde buluşan taraflar için tedbir alan ekipler Yılmaz A.’yı gözaltına alındı.
Yılmaz A.’nın ifadesi doğrultusunda Seçkin Z. ve Mustafa M. de yakalanıp, gözaltına aldı.
Polis, ele geçirilen malzemelerin faturasını savcılığa sunarak, kendisine ait olduğunu ispatlayan Kemal Çetin Öztep’e cihazları teslim etti. (cnntürk)
Fi dizisine, Yasemin Allen dahil oldu
Başladığı günden beri ateşli sahneleriyle gündemden düşmeyen Fi dizisine Nehir Erdoğan'ın ardından Yasemin Allen dahil oldu
Ateşli sahneleriyle sık sık gündeme gelen Fi dizisi kadrosunu genişletmeye devam ediyor.
Diziye güzel oyuncu Yasemin Allen dahil oldu.
Geçen bölümde müzikalin başdansçısı Ece isimli kadından bahsediliyordu.
Bu bölümde Ece'nin Yasemin Allen olacağı yeni bölüm fragmanıyla anlaşıldı.
Son olarak Murat Boz ve İrem Sak ile başrolde olduğu Dönerse Senindir filminde rol 28 yaşındaki Yasemin Allen; Muhteşem Yüzyıl, 46 ve Şeref Meselesi gibi dizilerde de rol almıştı.
Yasemin Allen'den önce de Nehir Erdoğan dizinin kadrosuna dahil olmuştu.
Öte yandan Fi-Çi'nin 3. bölüm fragmanında Serenay Sarıkaya ve Ozan Güven'in yine cesur bir sahnesi dikkat çekiyor.
Ateşli sahneleriyle sık sık gündeme gelen Fi dizisi kadrosunu genişletmeye devam ediyor.
Diziye güzel oyuncu Yasemin Allen dahil oldu.
Geçen bölümde müzikalin başdansçısı Ece isimli kadından bahsediliyordu.
Bu bölümde Ece'nin Yasemin Allen olacağı yeni bölüm fragmanıyla anlaşıldı.
Son olarak Murat Boz ve İrem Sak ile başrolde olduğu Dönerse Senindir filminde rol 28 yaşındaki Yasemin Allen; Muhteşem Yüzyıl, 46 ve Şeref Meselesi gibi dizilerde de rol almıştı.
Yasemin Allen'den önce de Nehir Erdoğan dizinin kadrosuna dahil olmuştu.
Öte yandan Fi-Çi'nin 3. bölüm fragmanında Serenay Sarıkaya ve Ozan Güven'in yine cesur bir sahnesi dikkat çekiyor.
25 Kasım 2017 Cumartesi
"Ayla’nın Oscar’a ihtiyacı yok, Oscar’ın Ayla gibi bir hikayeye ihtiyacı var"
Oscar’da ‘Yabancı Dilde En İyi Film’ kategorisinde aday adayı ‘Ayla’ filminin yapımcısı Mustafa Uslu, film hakkında konuştu: Yüzde 100, açık ara ödülü alacağına inanıyorum.
1950 Kore Savaşı’ndaki gerçek bir hikayeyi anlatan, başrolünde İsmail Hacıoğlu, Kim Seol, Çetin Tekindor, Lee Kyung-Jin, Ali Atay, Murat Yıldırım ve Sinem Uslu’nun yer aldığı ‘yla’nın yapımcısı Mustafa Uslu iddialı konuştu.
Uslu, “Yüzde 100, açık ara Oscar’ı alacağımıza inanıyorum. Hangi kurul, heyet ya da komite bu filmi görmezden gelebilir?" dedi. Mustafa Uslu sözlerine şöyle devam etti: Bu hikayenin dünyada eşi, benzeri yok. Komitelerde, "Ayla’nın Oscar’a ihtiyacı yok, Oscar’ın Ayla gibi bir hikayeye ihtiyacı var" deniyor” dedi.
Türk sinemasının bu filmle yeni bir ivme kazanacağına inandığını söyleyen yapımcı, “Dizi kıvamında projeler yapıp, sinema filmi diye piyasaya koydular. Yönetmeni, oyuncuları hatta kameramanları bile aynı" diye konuştu.
Uslu sözlerine şöyle devam etti: Maalesef Türk halkı, başka seçeneği olmadığı için bunları izlemek zorunda kalıyor. Yapılan filmlerle izleyici uyutuldu.
Ayla,'nın Türk sinemasında bir devir açtığını belirten Mustafa Uslu "Televizyonda gördüğünüz sinemacılar, oyuncular ve yönetmenlerle maalesef sinema yapılamaz” şeklinde konuştu.
1950 Kore Savaşı’ndaki gerçek bir hikayeyi anlatan, başrolünde İsmail Hacıoğlu, Kim Seol, Çetin Tekindor, Lee Kyung-Jin, Ali Atay, Murat Yıldırım ve Sinem Uslu’nun yer aldığı ‘yla’nın yapımcısı Mustafa Uslu iddialı konuştu.
Uslu, “Yüzde 100, açık ara Oscar’ı alacağımıza inanıyorum. Hangi kurul, heyet ya da komite bu filmi görmezden gelebilir?" dedi. Mustafa Uslu sözlerine şöyle devam etti: Bu hikayenin dünyada eşi, benzeri yok. Komitelerde, "Ayla’nın Oscar’a ihtiyacı yok, Oscar’ın Ayla gibi bir hikayeye ihtiyacı var" deniyor” dedi.
Türk sinemasının bu filmle yeni bir ivme kazanacağına inandığını söyleyen yapımcı, “Dizi kıvamında projeler yapıp, sinema filmi diye piyasaya koydular. Yönetmeni, oyuncuları hatta kameramanları bile aynı" diye konuştu.
Uslu sözlerine şöyle devam etti: Maalesef Türk halkı, başka seçeneği olmadığı için bunları izlemek zorunda kalıyor. Yapılan filmlerle izleyici uyutuldu.
Ayla,'nın Türk sinemasında bir devir açtığını belirten Mustafa Uslu "Televizyonda gördüğünüz sinemacılar, oyuncular ve yönetmenlerle maalesef sinema yapılamaz” şeklinde konuştu.
23. Gezici Festival yolculuğuna başlıyor
Ankara Sinema Derneği’nin Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın katkılarıyla düzenlediği Gezici Festival, 1-14 Aralık 2017 tarihleri arasında 23’üncü kez sinemayı kent kent dolaştırıyor. Festivalin, bu yılki durakları Ankara, Sinop ve Kastamonu.
Ankara’da 1-7 Aralık tarihleri arasında, Çankaya Belediyesi Çağdaş Sanatlar Merkezi ve Alman Kültür Merkezi’nde başkentli sinemaseverlerle buluşacak olan Gezici Festival, Sinop Belediyesi ve Telvin Sanat Akademi’nin katkılarıyla 8-11 Aralık tarihleri arasında Sinop’ta konaklayacak ve 12-14 Aralık tarihleri arasında Medya ve İletişim Topluluğu’nun ev sahipliği ile Kastamonu’da bu yılın yolculuğunu tamamlayacak.
DÜNYA SİNEMASI
Bosna Hersek’in Oscar adayı, Erkekler Ağlamaz (Men Don’t Cry), Yugoslavya’da yaşanan iç savaş hakkında, savaş görüntüleri kullanılmadan da çok şey söylenebileceğini kanıtlıyor. Film savaştan yirmi yıl sonra bir grup terapisinde buluşan, karşı saflarda yer almış askerlerin travmalarıyla yüzleşmelerini konu alıyor. Yönetmen Alen Drljević’in ilk uzun metrajlı filmi, Karlovy Vary Film Festivali ve Saraybosna Film Festivali’nden ödüllerle döndü.
Vivian Qu, ikinci filmi Melekler Beyaz Giyer'de (Angels Wear White)’ tecavüze uğrayan iki ilkokul öğrencisi kız ve bu suçun tek tanığı genç bir kız ile erkek egemen toplumun ikiyüzlülüğüne ve kadınların varoluşuna dair güçlü bir hikâye anlatıyor. İlk gösterimi Venedik Film Festivali’nde yapılan film, pek çok uluslararası festivalde kendine yer buldu.
İLK KEZ İZLEYİCİYLE BULUŞACAK
Yönetmen Vahid Jalilvand’ın Tarihsiz, İmzasız (No Date, No Signature) adlı filmi, Türkiye’de ilk kez Gezici Festival’le izleyicisine ulaşacak. Adli tıp uzmanı Dr. Nariman’ın, otomobiliyle çarpıp yaralanmasına neden olduğu küçük çocuk ölür. Otopside çocuğun vücudunda öldürücü bir besin zehirlenmesi saptansa da, Dr. Nariman bir canlının ölümüne sebep olup olmadığını sorgulamaya başlar. Venedik Film Festivali’de En İyi Yönetmen ve En İyi Erkek Oyuncu ödüllerini kazanan film, uluslararası festivallerde toplam 11 ödül aldı.
Türkiye’deki ilk gösterimi Gezici Festival’de yapılacak olan Filistin’in Oscar adayı Düğün Davetiyesi (Wajib), ismini Filistin’deki bir gelenekten alıyor. Yönetmenliğini Annemarie Jacir’in yaptığı film, geleneğe uygun olarak düğün davetiyelerini elden teslim etmesi gereken bir baba-oğulun kent içerisindeki yolculuklarını anlatırken Doğu-Batı çatışmasına ve İsrail’de yaşayan Filistinlilerin sorunlarına da değiniyor. Film Locarno Film Festivali’nde dört ödül kazandı.
Usta yönetmen Michael Haneke son filmi Mutlu Son’da (Happy End), Kuzey Fransa’da Calais kentinde büyük bir malikânede yaşayan Laurent ailesi üzerinden “burjuva kültürü”ne alaycı bir bakış atıyor. Saygınlığını ve bütünlüğünü korumaya çalışan burjuva ailesinin içten içe yaşadığı çürümüşlük, Haneke’nin kamerasına olduğu kadar, evin küçük depresif kızı Eve’in cep telefonununa da takılıyor. Mülteci krizini ve ırkçılığı, Laurent ailesinin ilişkilerine yönelttiği eleştirel bakışın bir parçası haline getiren Haneke, orta sınıfın korunaklı duvarlarını bir kez daha acımasızca yıkıyor.
IŞİD TERÖRÜNE FARKLI PERSPEKTİFLE YAKLAŞIM
Türkiye’de ilk gösterimi yapılacak Matthew Heineman’ın son belgeseli Hayaletler Kenti (City of Ghosts), IŞİD terörüne farklı bir perspektiften yaklaşıyor. IŞİD ve Ortadoğu’da yaşanan savaşı anlatan diğer yapımlardan farklı olarak, IŞİD yönetimi altında yaşamanın nasıl bir deneyim olduğunu anlatıyor. Rakka’da, IŞİD yönetimi altında yaşanan insan hakları ihlallerini takip eden, Rakka Sessizce Katlediliyor (RSK) adlı aktivist grubun, yaşadığı zorlukları ve verdiği mücadeleyi kayıt altına alan film uluslararası festivallerde dokuz ödül aldı.
MEKSİKALI İKONİK ŞARKICININ HAYATI ÜZERİNE
Chavela kimdir? Sadece bir şarkıcı mıdır? Hakkında söylenenlerin hepsi yaşandı mı? Hepsi basit birer dedikodudan mı ibaret? Amerikalı yönetmenler Catherine Gund ve Daresha Kyi’nin belgeseli Chavela, 93 yaşında dünyaya veda eden Meksikalı ikonik şarkıcı Chavela Vargas’ın daha pek çok soruyu barındıran hayatı üzerine. İki yönetmenin belgeseli sadece “sıradışı” bir karakterin hayat hikâyesini anlatmakla kalmıyor, bu sıradışı insanın portresini bize sunarken toplumsal cinsiyetin akışkan sınırları hakkında düşünmemize de yol açıyor. 60’tan fazla festivali dolaşan belgesel, şimdi de Gezici Festival’de.
Fransız Yeni Dalga sinemasının kadın temsilcisi Agnès Varda, yanına milyonlarca takipçisi olan 34 yaşındaki, Instagram fenomeni JR’ı da alıp mekânların, yüzlerin, anıların, öykülerin izini süren bir yolculuğa çıkarsa ne olur? Ortaya eğlenceli olduğu kadar, enerjik ve deli dolu, hüzünlü bir hikâyeler toplamı çıkar. İkilinin yolculuklarını ve yolculuk sırasında kurdukları beklenmeyen dostluklarını belgeselleştirdikleri Mekânlar ve Yüzler (Faces Places) an’a ve mekâna sıkışan hikâyeyi özgürlüğüne kavuşturarak seyirciye tadına doyulmaz bir görsel şölen yaşatıyor. Film, Cannes Film Festivali’nde Altın Göz Belgesel Ödülü ile Toronto Film Festivali’nde İzleyici Ödülü de dahil olmak üzere birçok ödül aldı.
ERCAN KESAL REHBERLİĞİ
Gezici Festival, bu yıl seyircisini, yazar ve sinema oyuncusu Ercan Kesal rehberliğinde, sinema sanatında adalet ve vicdan olgusunun farklı yüzlerini izlemeye çağırıyor. Kesal’a göre, “sinemayla birlikte insanın ilk kez “zamanı” durdurma, yeniden yaratma ve isterse ona geri dönme olanağına” kavuşması sinemaya özel bir güç bahşediyor: Zamanı, insanlığın her gün deneyimlemekten geri duramadığı maddi gerçekliğe bağlaması, kendisi de zamana bağlı olarak var olabilen “vicdan”ımızı fark etmemizi sağlıyor, çünkü “bellek vicdan demektir ve unutmaksa vicdansızlıktır.” Ercan Kesal, Gezici Festival için seçtiği üç filmi, “Sinemanın Gücü ve Sinemada Adalet-Vicdan Olgusu” başlığı altında derledi.
Usta yönetmen Sidney Lumet’nin renkli filmlerin popülerleşmeye başladığı dönemde siyah beyaz çektiği 12 Kızgın Adam, gösterime girdiği yıl gişede pek ilgi görmese de, eleştirmenlerin gözdesiydi. Tamamı bir jüri odasında geçen film, 18 yaşında bir gencin babasını bıçaklamasıyla ilgili davada, jürinin karar alma sürecini anlatır. “Suçlu” kararının idam cezası anlamına geldiğini bilen ve bunun ağırlığını hisseden bir jüri üyesi, hızlıca “suçlu” kararı verip, bir an önce bu işten sıyrılmak isteyen 11 jüri üyesini ikna edebilecek midir?
ÖLDÜRME EYLEMİYLE YÜZLEŞME
Bölümün ikinci filmi, Polonyalı usta yönetmen Krzysztof Kieślowski’ye bugünkü ününü ve kült konumunu kazandıran mini TV serisi Dekaloglar’dan, Dekalog 5’in uzun metraja dökülmüş hali olan Öldürme Üzerine Kısa Bir Film. Kieślowski’nin filmi de, Lumet’nin filminde olduğu gibi bizi öldürme eyleminin kendisiyle yüzleştirir. Anlamsız, vahşice işlenmiş bir cinayeti izleyen yargılama süreci ve bir o kadar anlamsız ve vahşice gerçekleştirilen infazın arasında mekik dokuyan film, müvekkilinin idam edilmesinde istemsizce rol oynayan idealist avukat aracılığıyla izleyicisini “öldürme” ve “devlet eliyle öldürme” eylemleri arasındaki farkı düşünmeye iter.
Lumet ve Kieślowski’nin filmleri bizi, “kamusal” insanın adalet-vicdan ikilemleriyle yüzleştirirken, Asghar Farhadi, pek çok festivalden ödülle dönen filmi Satıcı’da, izleyiciyi evlilik, şehir yaşamı ve gündelik hayatta fark edilmeyecek şekilde içselleştirdiğimiz, ufak gibi görünen büyük “adaletsizlik”lerle yüzleştiriyor. Tahran’da yaşayan genç bir çift, oturdukları apartman dairesi hasar görünce yeni bir daireye taşınmak zorunda kalır. Dairenin önceki kiracısıyla ilişkili bir olayın etkileri, tiyatroyla uğraşan bu orta sınıf kentli çifti beklenmedik yerlere itecektir.
DANIS VILLENEUVE'NUN İKİ FİLMİ GÖSTERİLECEK
23’üncü Gezici Festival’in bu yılki programında Kanada Büyükelçiliği’nin katkılarıyla Kanadalı usta yönetmen Denis Villeneuve yer alacak. Kitty Aal’ın hazırladığı bu bölümde yakın zamanda ismi pek çok gişe başarısı gösteren yüksek bütçeli filmlerle özdeşleşen Kanadalı yönetmenin “Kaderini Bilseydin, Yine de Yaşar mıydın? başlığıyla iki filmi gösterilecek. En son Blade Runner 2049 (2017) filmiyle gündeme gelen Kanadalı yönetmen, günümüz sinemasının en bilinen yönetmenlerinden. Erken dönem filmlerinden beri, geçmişte yapılan tercihlerin bugüne musallat olan sonuçlarıyla yüzleşen karakterleri içeren filmlerini, “varoluşsal dedektif hikâyeleri” olarak ele almak da mümkündür. Gezici Festival, Kanadalı ustanın bu tip iki filmini festival seyircisiyle buluşturuyor.
İki öğrencinin perspektifinden, Montreal kentinde yaşanan bir katliamı anlattığı Politeknik (Polytechnique, 2009), yönetmenin gerçekleri keskin bir şekilde vermek için siyah-beyaz sinematografinin olanaklarını kullandığı bir dram. 1989 yılında, feminizm düşman olduğunu düşünen akıl sağlığı bozuk bir genç adam, mühendislik eğitimi alan kız öğrencileri katletti. Villeneuve’ün filmi, soğukkanlılığını kaybetmeden, olayların gelişimini, kurtulanlar ve olaya tanık olanların üzerinde yarattığı etkinin psikolojik ve felsefi boyutlarını takip ediyor. Film, pek çok ulusal ve uluslararası festivalden 16 ödül toplamıştı.
Villeneuve’ün festival kapsamında gösterilecek diğer filmi İçimdeki Yangın (Incendies, 2010). Senaryosu Wajdi Mouawad’ın oyunundan adapte edilen film, Quebec’li Jeanne ve Simon kardeşlerin Ortadoğu’da ailelerinin gizemli geçmişini araştırmalarının hikâyesi. Anneleri Nawal’ın ölümünden sonra ellerine geçen mektuplarda, her biri daha önce tanışmadığı yakın bir akrabasını bulmakla görevlendirilen iki kardeş, arayışları sırasında kendilerine dair hiç beklemedikleri gerçeklerle, savaşın ve şiddetin saçmalığıyla yüzleşmek ve geçmişleriyle yeniden hesaplaşmak zorunda kalıyorlar. Film, çeşitli ulusal ve uluslararası festivallerden 39 ödül toplamıştı.
İTALYAN SİNEMASI
Gezici Festival, İtalyan Usülü Komedi bölümünde bu yıl İtalya’da 31’inci yaşını kutlayan Il Cinema Ritrovato Film Festivali ile işbirliği yapıyor. Il Cinema Ritrovato (Yeniden Keşfedilen Sinema), İtalya’nın en önemli film arşiv ve restorasyon kuruluşlarından olan Bologna Sinemateki (Cineteca di Bologna) tarafından 1986’dan bu yana gerçekleştirilen bir etkinlik. “Sinefiller için eşi bulunmaz bir cennet” olarak tanımlanan Il Cinema Ritrovato Festivali’nde, Bologna’nın Maggiore Meydanı, kurulan devasa beyazperdesiyle yaz boyunca 4000 kişilik bir açık hava sineması haline geliyor.
23’üncü Gezici Festival kapsamında, Il Cinema Ritrovato’nun koordinatörlerinden Guy Borlee’nin katılımıyla sinemaseverler, İtalyan sinemasının tarihine göz atma şansını yakalayacak. Guy Borlee, ellili yılların sonundan yetmişli yılların başına kadar üretilen ve çoğu zaman seks, evlilik, hamilelik, boşanma gibi el yakıcı konuları hicveden “İtalyan Tarzı Komedi”nin üç önemli yönetmeninden, üç filmi bir araya getiren bir seçki hazırladı.
İtalya Büyükelçiliği’nin desteklediği bu bölümün öne çıkan filmi Sollama (Il Sorpasso), Dino Risi’nin en önemli çalışmalarından biri olarak kabul ediliyor. Bir hukuk öğrencisiyle, lafbaz ve serseri bir bekârın Roma’dan Toskana’ya yaptıkları yolculuğun hikâyesini anlatan film, sadece “İtalyan Tarzı Komedi”nin değil, aynı zamanda İtalyan sineması yol filmlerinin erken örneklerinden birini izleme şansını sunuyor izleyiciye. Piatrangeli’ye Nastro d'Argento Ödülü’nü kazandıran Onu İyi Tanırdım (lo La Conoscevo Bene), hikâyenin merkezine bir kadını yerleştirerek, taşradan Roma’ya sinema yıldızı olmak amacıyla gelmiş Adriana’nın (Stefania Sandrelli) Roma’da başından geçen “aşk” ilişkilerini anlatıyor. Bir kadının gözünden, kadın-erkek eşitliği meselesini komedileştiren film, İtalyan sinemasının “küçük” dünyasına ironik bir eleştiri yöneltiyor.
Bölümün son filmi, Bayanlar ve Baylar (Signore & Signori), 1966 Cannes Film Festivali’nde Altın Palmiye Ödülü’nü almasına karşın yakın zamana kadar hak ettiği ilgiyi görmemiş bir yapım. Film, küçük bir İtalyan kasabası’nda geçen evlilik, boşanma, aldatma ve seks ekseninde gelişen üç farklı öyküyü filmleştiriyor: Bir adam neden iktidarsız rolü yapar? Bir banka memuruna kasabanın bütün erkekleri neden tavır alır? Erkekler neden peşinden koştukları bir kadından birdenbire uzaklaşırlar? Bu soruların yanıtları “komik” cinsel öyküler içerse de; Germi’nin filmi İtalyan toplumunun baskıcı karakterine yönelik bir politik eleştiriyi de içeriyor.
SESSİZ DİVALAR
Gezici Festival’in sinemanın geçmişini bugünüyle buluşturan özel bölümlerinden biri, her yıl olduğu gibi sessiz filmlerin ilginç dünyasına uzanıyor. Sessiz Divalar: Zamansız ve İsyankâr başlığı altında bu yıl Gezici Festival’de gösterilecek iki sessiz film, Hollanda EYE Film Müzesi sessiz film küratörlerinden Elif Röngen-Kaynakçı’nın katkılarıyla belirlendi.
Gezici Festival’in bu özel bölümünde gösterimi yapılacak ilk film, 1915 yılı İtalyan yapımı Filibus: Göklerin Gizemli Korsanı (Filibus: Mysterious Pirate of the Skies). Mario Roncoroni’nin yönettiği film, yalnızca günümüz sinemasının vazgeçilmezleri haline gelen bilimkurgu ve aksiyon öğelerinin en erken örneklerini içermesiyle değil, aynı zamanda filmin ana karakterinin sıradışı bir kadın olmasıyla da “zamansız”. Christina Ruspoli’nin canlandırdığı Filibus karakteri, geceleri gelişmiş teknolojik hava araçlarıyla ortalığı kasıp kavuran bir hırsızken, gündüzleri toplumun saygıdeğer bir üyesi olan Barones Troixmonde’dur. Peşine düşen deneyimli bir dedektifle giriştiği kedi-fare oyununda, Filibus’un şekilden şekile girmesini, kadından erkeğe dönüşmesini izlerken, sinemanın erken döneminin en sıradışı kadın karakterlerden birini de izlemiş oluruz.
Ankara’da 1-7 Aralık tarihleri arasında, Çankaya Belediyesi Çağdaş Sanatlar Merkezi ve Alman Kültür Merkezi’nde başkentli sinemaseverlerle buluşacak olan Gezici Festival, Sinop Belediyesi ve Telvin Sanat Akademi’nin katkılarıyla 8-11 Aralık tarihleri arasında Sinop’ta konaklayacak ve 12-14 Aralık tarihleri arasında Medya ve İletişim Topluluğu’nun ev sahipliği ile Kastamonu’da bu yılın yolculuğunu tamamlayacak.
DÜNYA SİNEMASI
Bosna Hersek’in Oscar adayı, Erkekler Ağlamaz (Men Don’t Cry), Yugoslavya’da yaşanan iç savaş hakkında, savaş görüntüleri kullanılmadan da çok şey söylenebileceğini kanıtlıyor. Film savaştan yirmi yıl sonra bir grup terapisinde buluşan, karşı saflarda yer almış askerlerin travmalarıyla yüzleşmelerini konu alıyor. Yönetmen Alen Drljević’in ilk uzun metrajlı filmi, Karlovy Vary Film Festivali ve Saraybosna Film Festivali’nden ödüllerle döndü.
Vivian Qu, ikinci filmi Melekler Beyaz Giyer'de (Angels Wear White)’ tecavüze uğrayan iki ilkokul öğrencisi kız ve bu suçun tek tanığı genç bir kız ile erkek egemen toplumun ikiyüzlülüğüne ve kadınların varoluşuna dair güçlü bir hikâye anlatıyor. İlk gösterimi Venedik Film Festivali’nde yapılan film, pek çok uluslararası festivalde kendine yer buldu.
İLK KEZ İZLEYİCİYLE BULUŞACAK
Yönetmen Vahid Jalilvand’ın Tarihsiz, İmzasız (No Date, No Signature) adlı filmi, Türkiye’de ilk kez Gezici Festival’le izleyicisine ulaşacak. Adli tıp uzmanı Dr. Nariman’ın, otomobiliyle çarpıp yaralanmasına neden olduğu küçük çocuk ölür. Otopside çocuğun vücudunda öldürücü bir besin zehirlenmesi saptansa da, Dr. Nariman bir canlının ölümüne sebep olup olmadığını sorgulamaya başlar. Venedik Film Festivali’de En İyi Yönetmen ve En İyi Erkek Oyuncu ödüllerini kazanan film, uluslararası festivallerde toplam 11 ödül aldı.
Türkiye’deki ilk gösterimi Gezici Festival’de yapılacak olan Filistin’in Oscar adayı Düğün Davetiyesi (Wajib), ismini Filistin’deki bir gelenekten alıyor. Yönetmenliğini Annemarie Jacir’in yaptığı film, geleneğe uygun olarak düğün davetiyelerini elden teslim etmesi gereken bir baba-oğulun kent içerisindeki yolculuklarını anlatırken Doğu-Batı çatışmasına ve İsrail’de yaşayan Filistinlilerin sorunlarına da değiniyor. Film Locarno Film Festivali’nde dört ödül kazandı.
Usta yönetmen Michael Haneke son filmi Mutlu Son’da (Happy End), Kuzey Fransa’da Calais kentinde büyük bir malikânede yaşayan Laurent ailesi üzerinden “burjuva kültürü”ne alaycı bir bakış atıyor. Saygınlığını ve bütünlüğünü korumaya çalışan burjuva ailesinin içten içe yaşadığı çürümüşlük, Haneke’nin kamerasına olduğu kadar, evin küçük depresif kızı Eve’in cep telefonununa da takılıyor. Mülteci krizini ve ırkçılığı, Laurent ailesinin ilişkilerine yönelttiği eleştirel bakışın bir parçası haline getiren Haneke, orta sınıfın korunaklı duvarlarını bir kez daha acımasızca yıkıyor.
IŞİD TERÖRÜNE FARKLI PERSPEKTİFLE YAKLAŞIM
Türkiye’de ilk gösterimi yapılacak Matthew Heineman’ın son belgeseli Hayaletler Kenti (City of Ghosts), IŞİD terörüne farklı bir perspektiften yaklaşıyor. IŞİD ve Ortadoğu’da yaşanan savaşı anlatan diğer yapımlardan farklı olarak, IŞİD yönetimi altında yaşamanın nasıl bir deneyim olduğunu anlatıyor. Rakka’da, IŞİD yönetimi altında yaşanan insan hakları ihlallerini takip eden, Rakka Sessizce Katlediliyor (RSK) adlı aktivist grubun, yaşadığı zorlukları ve verdiği mücadeleyi kayıt altına alan film uluslararası festivallerde dokuz ödül aldı.
MEKSİKALI İKONİK ŞARKICININ HAYATI ÜZERİNE
Chavela kimdir? Sadece bir şarkıcı mıdır? Hakkında söylenenlerin hepsi yaşandı mı? Hepsi basit birer dedikodudan mı ibaret? Amerikalı yönetmenler Catherine Gund ve Daresha Kyi’nin belgeseli Chavela, 93 yaşında dünyaya veda eden Meksikalı ikonik şarkıcı Chavela Vargas’ın daha pek çok soruyu barındıran hayatı üzerine. İki yönetmenin belgeseli sadece “sıradışı” bir karakterin hayat hikâyesini anlatmakla kalmıyor, bu sıradışı insanın portresini bize sunarken toplumsal cinsiyetin akışkan sınırları hakkında düşünmemize de yol açıyor. 60’tan fazla festivali dolaşan belgesel, şimdi de Gezici Festival’de.
Fransız Yeni Dalga sinemasının kadın temsilcisi Agnès Varda, yanına milyonlarca takipçisi olan 34 yaşındaki, Instagram fenomeni JR’ı da alıp mekânların, yüzlerin, anıların, öykülerin izini süren bir yolculuğa çıkarsa ne olur? Ortaya eğlenceli olduğu kadar, enerjik ve deli dolu, hüzünlü bir hikâyeler toplamı çıkar. İkilinin yolculuklarını ve yolculuk sırasında kurdukları beklenmeyen dostluklarını belgeselleştirdikleri Mekânlar ve Yüzler (Faces Places) an’a ve mekâna sıkışan hikâyeyi özgürlüğüne kavuşturarak seyirciye tadına doyulmaz bir görsel şölen yaşatıyor. Film, Cannes Film Festivali’nde Altın Göz Belgesel Ödülü ile Toronto Film Festivali’nde İzleyici Ödülü de dahil olmak üzere birçok ödül aldı.
ERCAN KESAL REHBERLİĞİ
Gezici Festival, bu yıl seyircisini, yazar ve sinema oyuncusu Ercan Kesal rehberliğinde, sinema sanatında adalet ve vicdan olgusunun farklı yüzlerini izlemeye çağırıyor. Kesal’a göre, “sinemayla birlikte insanın ilk kez “zamanı” durdurma, yeniden yaratma ve isterse ona geri dönme olanağına” kavuşması sinemaya özel bir güç bahşediyor: Zamanı, insanlığın her gün deneyimlemekten geri duramadığı maddi gerçekliğe bağlaması, kendisi de zamana bağlı olarak var olabilen “vicdan”ımızı fark etmemizi sağlıyor, çünkü “bellek vicdan demektir ve unutmaksa vicdansızlıktır.” Ercan Kesal, Gezici Festival için seçtiği üç filmi, “Sinemanın Gücü ve Sinemada Adalet-Vicdan Olgusu” başlığı altında derledi.
Usta yönetmen Sidney Lumet’nin renkli filmlerin popülerleşmeye başladığı dönemde siyah beyaz çektiği 12 Kızgın Adam, gösterime girdiği yıl gişede pek ilgi görmese de, eleştirmenlerin gözdesiydi. Tamamı bir jüri odasında geçen film, 18 yaşında bir gencin babasını bıçaklamasıyla ilgili davada, jürinin karar alma sürecini anlatır. “Suçlu” kararının idam cezası anlamına geldiğini bilen ve bunun ağırlığını hisseden bir jüri üyesi, hızlıca “suçlu” kararı verip, bir an önce bu işten sıyrılmak isteyen 11 jüri üyesini ikna edebilecek midir?
ÖLDÜRME EYLEMİYLE YÜZLEŞME
Bölümün ikinci filmi, Polonyalı usta yönetmen Krzysztof Kieślowski’ye bugünkü ününü ve kült konumunu kazandıran mini TV serisi Dekaloglar’dan, Dekalog 5’in uzun metraja dökülmüş hali olan Öldürme Üzerine Kısa Bir Film. Kieślowski’nin filmi de, Lumet’nin filminde olduğu gibi bizi öldürme eyleminin kendisiyle yüzleştirir. Anlamsız, vahşice işlenmiş bir cinayeti izleyen yargılama süreci ve bir o kadar anlamsız ve vahşice gerçekleştirilen infazın arasında mekik dokuyan film, müvekkilinin idam edilmesinde istemsizce rol oynayan idealist avukat aracılığıyla izleyicisini “öldürme” ve “devlet eliyle öldürme” eylemleri arasındaki farkı düşünmeye iter.
Lumet ve Kieślowski’nin filmleri bizi, “kamusal” insanın adalet-vicdan ikilemleriyle yüzleştirirken, Asghar Farhadi, pek çok festivalden ödülle dönen filmi Satıcı’da, izleyiciyi evlilik, şehir yaşamı ve gündelik hayatta fark edilmeyecek şekilde içselleştirdiğimiz, ufak gibi görünen büyük “adaletsizlik”lerle yüzleştiriyor. Tahran’da yaşayan genç bir çift, oturdukları apartman dairesi hasar görünce yeni bir daireye taşınmak zorunda kalır. Dairenin önceki kiracısıyla ilişkili bir olayın etkileri, tiyatroyla uğraşan bu orta sınıf kentli çifti beklenmedik yerlere itecektir.
DANIS VILLENEUVE'NUN İKİ FİLMİ GÖSTERİLECEK
23’üncü Gezici Festival’in bu yılki programında Kanada Büyükelçiliği’nin katkılarıyla Kanadalı usta yönetmen Denis Villeneuve yer alacak. Kitty Aal’ın hazırladığı bu bölümde yakın zamanda ismi pek çok gişe başarısı gösteren yüksek bütçeli filmlerle özdeşleşen Kanadalı yönetmenin “Kaderini Bilseydin, Yine de Yaşar mıydın? başlığıyla iki filmi gösterilecek. En son Blade Runner 2049 (2017) filmiyle gündeme gelen Kanadalı yönetmen, günümüz sinemasının en bilinen yönetmenlerinden. Erken dönem filmlerinden beri, geçmişte yapılan tercihlerin bugüne musallat olan sonuçlarıyla yüzleşen karakterleri içeren filmlerini, “varoluşsal dedektif hikâyeleri” olarak ele almak da mümkündür. Gezici Festival, Kanadalı ustanın bu tip iki filmini festival seyircisiyle buluşturuyor.
İki öğrencinin perspektifinden, Montreal kentinde yaşanan bir katliamı anlattığı Politeknik (Polytechnique, 2009), yönetmenin gerçekleri keskin bir şekilde vermek için siyah-beyaz sinematografinin olanaklarını kullandığı bir dram. 1989 yılında, feminizm düşman olduğunu düşünen akıl sağlığı bozuk bir genç adam, mühendislik eğitimi alan kız öğrencileri katletti. Villeneuve’ün filmi, soğukkanlılığını kaybetmeden, olayların gelişimini, kurtulanlar ve olaya tanık olanların üzerinde yarattığı etkinin psikolojik ve felsefi boyutlarını takip ediyor. Film, pek çok ulusal ve uluslararası festivalden 16 ödül toplamıştı.
Villeneuve’ün festival kapsamında gösterilecek diğer filmi İçimdeki Yangın (Incendies, 2010). Senaryosu Wajdi Mouawad’ın oyunundan adapte edilen film, Quebec’li Jeanne ve Simon kardeşlerin Ortadoğu’da ailelerinin gizemli geçmişini araştırmalarının hikâyesi. Anneleri Nawal’ın ölümünden sonra ellerine geçen mektuplarda, her biri daha önce tanışmadığı yakın bir akrabasını bulmakla görevlendirilen iki kardeş, arayışları sırasında kendilerine dair hiç beklemedikleri gerçeklerle, savaşın ve şiddetin saçmalığıyla yüzleşmek ve geçmişleriyle yeniden hesaplaşmak zorunda kalıyorlar. Film, çeşitli ulusal ve uluslararası festivallerden 39 ödül toplamıştı.
İTALYAN SİNEMASI
Gezici Festival, İtalyan Usülü Komedi bölümünde bu yıl İtalya’da 31’inci yaşını kutlayan Il Cinema Ritrovato Film Festivali ile işbirliği yapıyor. Il Cinema Ritrovato (Yeniden Keşfedilen Sinema), İtalya’nın en önemli film arşiv ve restorasyon kuruluşlarından olan Bologna Sinemateki (Cineteca di Bologna) tarafından 1986’dan bu yana gerçekleştirilen bir etkinlik. “Sinefiller için eşi bulunmaz bir cennet” olarak tanımlanan Il Cinema Ritrovato Festivali’nde, Bologna’nın Maggiore Meydanı, kurulan devasa beyazperdesiyle yaz boyunca 4000 kişilik bir açık hava sineması haline geliyor.
23’üncü Gezici Festival kapsamında, Il Cinema Ritrovato’nun koordinatörlerinden Guy Borlee’nin katılımıyla sinemaseverler, İtalyan sinemasının tarihine göz atma şansını yakalayacak. Guy Borlee, ellili yılların sonundan yetmişli yılların başına kadar üretilen ve çoğu zaman seks, evlilik, hamilelik, boşanma gibi el yakıcı konuları hicveden “İtalyan Tarzı Komedi”nin üç önemli yönetmeninden, üç filmi bir araya getiren bir seçki hazırladı.
İtalya Büyükelçiliği’nin desteklediği bu bölümün öne çıkan filmi Sollama (Il Sorpasso), Dino Risi’nin en önemli çalışmalarından biri olarak kabul ediliyor. Bir hukuk öğrencisiyle, lafbaz ve serseri bir bekârın Roma’dan Toskana’ya yaptıkları yolculuğun hikâyesini anlatan film, sadece “İtalyan Tarzı Komedi”nin değil, aynı zamanda İtalyan sineması yol filmlerinin erken örneklerinden birini izleme şansını sunuyor izleyiciye. Piatrangeli’ye Nastro d'Argento Ödülü’nü kazandıran Onu İyi Tanırdım (lo La Conoscevo Bene), hikâyenin merkezine bir kadını yerleştirerek, taşradan Roma’ya sinema yıldızı olmak amacıyla gelmiş Adriana’nın (Stefania Sandrelli) Roma’da başından geçen “aşk” ilişkilerini anlatıyor. Bir kadının gözünden, kadın-erkek eşitliği meselesini komedileştiren film, İtalyan sinemasının “küçük” dünyasına ironik bir eleştiri yöneltiyor.
Bölümün son filmi, Bayanlar ve Baylar (Signore & Signori), 1966 Cannes Film Festivali’nde Altın Palmiye Ödülü’nü almasına karşın yakın zamana kadar hak ettiği ilgiyi görmemiş bir yapım. Film, küçük bir İtalyan kasabası’nda geçen evlilik, boşanma, aldatma ve seks ekseninde gelişen üç farklı öyküyü filmleştiriyor: Bir adam neden iktidarsız rolü yapar? Bir banka memuruna kasabanın bütün erkekleri neden tavır alır? Erkekler neden peşinden koştukları bir kadından birdenbire uzaklaşırlar? Bu soruların yanıtları “komik” cinsel öyküler içerse de; Germi’nin filmi İtalyan toplumunun baskıcı karakterine yönelik bir politik eleştiriyi de içeriyor.
SESSİZ DİVALAR
Gezici Festival’in sinemanın geçmişini bugünüyle buluşturan özel bölümlerinden biri, her yıl olduğu gibi sessiz filmlerin ilginç dünyasına uzanıyor. Sessiz Divalar: Zamansız ve İsyankâr başlığı altında bu yıl Gezici Festival’de gösterilecek iki sessiz film, Hollanda EYE Film Müzesi sessiz film küratörlerinden Elif Röngen-Kaynakçı’nın katkılarıyla belirlendi.
Gezici Festival’in bu özel bölümünde gösterimi yapılacak ilk film, 1915 yılı İtalyan yapımı Filibus: Göklerin Gizemli Korsanı (Filibus: Mysterious Pirate of the Skies). Mario Roncoroni’nin yönettiği film, yalnızca günümüz sinemasının vazgeçilmezleri haline gelen bilimkurgu ve aksiyon öğelerinin en erken örneklerini içermesiyle değil, aynı zamanda filmin ana karakterinin sıradışı bir kadın olmasıyla da “zamansız”. Christina Ruspoli’nin canlandırdığı Filibus karakteri, geceleri gelişmiş teknolojik hava araçlarıyla ortalığı kasıp kavuran bir hırsızken, gündüzleri toplumun saygıdeğer bir üyesi olan Barones Troixmonde’dur. Peşine düşen deneyimli bir dedektifle giriştiği kedi-fare oyununda, Filibus’un şekilden şekile girmesini, kadından erkeğe dönüşmesini izlerken, sinemanın erken döneminin en sıradışı kadın karakterlerden birini de izlemiş oluruz.
Bu bölümde gösterimi yapılacak ikinci film, Herbert Brenon’un yönettiği ve başrolünde “femme fatale” karakterlerin öncülerinden Pola Negri’nin oynadığı, 1923 yılı A.B.D. yapımı İspanyol Dansçı (The Spanish Dancer). Pola Negri’nin çingene bir dansçıyı canlandırdığı film, daha sonra pek çok versiyonu beyazperdeye aktarılan, 19. yüzyıl Fransız oyun yazarı Adolphe Phillippe Dennery’nin Don César de Bazan isimli romanı üzerine kurulan klasik bir aşk hikayesi: Çingene Dansçı Maritana, yoksullaşmış bir asilzade olan Don César de Bazan’a aşıktır. Don César de Bazan, Kral tarafından tutuklandığında, Maritana kendisini erkek dünyasının entrikalarının ortasında bulacaktır. Özgün kopyası bütün halinde günümüze ulaşmayan filmin restorasyonu, birkaç değişik kopyanın bir araya getirilmesiyle 2012 yılında EYE Film Müzesi tarafından yapıldı. Sessiz filmlerin hâlâ söyleyecek sözü olduğunu kanıtlayan bu iki film, Baba Zula’nın canlı müziği eşliğinde sunulacak.
GUY BEN NER
İsrail Büyükelçiliği’nin katkılarıyla düzenlenecek ve Guy Ben Ner’in 2000-2016 yılları arasında gerçekleştirdiği video çekimlerinden oluşan Aile, Yalanlar ve Videoteyp adlı özel bölümde sanatçının beş videosunun gösterimi yapılacak: Moby Dick (2000), Çalınan Güzellik (Stealing Beauty, 2008), Casuslar (Spies, 2011), Seskuşağı (Soundtrack, 2013) ve Zincirlerinden Kurtulan Sanatçılar (Escape Artist, 2016). Guy Ben Ner’in videoları ilk bakışta oyunbazlık, şen şakraklık ve yüzeysellik hissi verse de, hemen hepsi sinema ve edebiyatın önde gelen eserlerine atıflarla doludur. Sanatçı, çektiği videolarda sıradan “ev yaşantısı” fikri etrafında, çoğu zaman kendini, eşini ve çocuklarını oyuncu olarak kullanarak, rutinin kendisinde yarattığı müphemliği ve kaygıyı, “iş” ve “aile” arasında kurduğu dengeden aldığı hazzı görünür kılar.
Guy Ben Ner’in edebiyat, sinema, politik ve ekonomik tesir, adaptasyon gibi konulara sıklıkla değindiği diğer eserlerinden oluşacak kapsamlı bir sergi de, Melis Golar küratörlüğünde seyirciyle buluşacak. Çağdaş Sanatlar Merkezi Füreya Koral Salonu’nda gerçekleşecek sergiye, Gezici Festival danışmanı Köken Ergun’la Guy Ben Ner arasında gerçekleştirilecek bir ‘sanatçı konuşması’ da eşlik edecek.
24 Kasım 2017 Cuma
Klavye Delikanları da reyting kurbanı oldu!
Show TV’de büyük umutlarla başlayan komedi dizisi Klavye Delikanlıları reytinglere yenildi. Daha önce de yayın günü değişen Klavye Delikanlıları 2 hafta sonra final yaparak ekrana veda edecek. Dizinin senaristi Murat Şeker de 'Biz de reyting kurbanı olduk' açıklaması yaptı.
Çakallarla Dans serisine imza atan yönetmen Murat Şeker ve senarist Ali Tanrıverdi’nin senaryosunu yazdığı Klavye Delikanlıları‘nın ekran ömrü kısa sürdü. Ekranlarda farklı bir komediye imza atan Klavye Delikanlıları, reytinglerde başarılı olamadı. Show TV’de ilk bölümleriyle Salı akşamları yayınlanan dizinin yayın günü değişmiş ve pazar akşamlarına alınmıştı.
Ancak Klavye Delikanlıları’nın geçtiğimiz Pazar yayınlanan 7. bölümü, Total grubu reytinglerde 14. sırada, AB grubu reytinglerde ise 15. bölümde yer alabilmişti. Yeni gününde de reytinglerde üst sıralara çıkamayan dizi için final kararı alındı. Klavye Delikanlıları dizisi, 2 hafta sonra 3 Aralık Pazar akşamı ekrana gelecek olan 9. bölümüyle erken final yaparak ekrana veda edecek.
MURAT ŞEKER: 'REYTİNG KURBANI OLDUK'
Dizinin senaristi, ünlü yönetmen Murat Şeker de sosyal medya hesabından final açıklaması yaptı. Murat Şeker, açıklamasında "Biz de "reyting kurbanı" oluyoruz. Çok severek yaptığımız "Klavye Delikanlıları" 9. bölüm itibariyle macerası sona eriyor. Sevenimiz çok bunu biliyorum ama reyting sistemi 4000 hanedeki cihazların ölçümlemesiyle uygulanan bir sistem. Biz hikayelerimizi anlatmaya devam edeceğiz" dedi.
Çakallarla Dans serisine imza atan yönetmen Murat Şeker ve senarist Ali Tanrıverdi’nin senaryosunu yazdığı Klavye Delikanlıları‘nın ekran ömrü kısa sürdü. Ekranlarda farklı bir komediye imza atan Klavye Delikanlıları, reytinglerde başarılı olamadı. Show TV’de ilk bölümleriyle Salı akşamları yayınlanan dizinin yayın günü değişmiş ve pazar akşamlarına alınmıştı.
Ancak Klavye Delikanlıları’nın geçtiğimiz Pazar yayınlanan 7. bölümü, Total grubu reytinglerde 14. sırada, AB grubu reytinglerde ise 15. bölümde yer alabilmişti. Yeni gününde de reytinglerde üst sıralara çıkamayan dizi için final kararı alındı. Klavye Delikanlıları dizisi, 2 hafta sonra 3 Aralık Pazar akşamı ekrana gelecek olan 9. bölümüyle erken final yaparak ekrana veda edecek.
MURAT ŞEKER: 'REYTİNG KURBANI OLDUK'
Dizinin senaristi, ünlü yönetmen Murat Şeker de sosyal medya hesabından final açıklaması yaptı. Murat Şeker, açıklamasında "Biz de "reyting kurbanı" oluyoruz. Çok severek yaptığımız "Klavye Delikanlıları" 9. bölüm itibariyle macerası sona eriyor. Sevenimiz çok bunu biliyorum ama reyting sistemi 4000 hanedeki cihazların ölçümlemesiyle uygulanan bir sistem. Biz hikayelerimizi anlatmaya devam edeceğiz" dedi.
Fox'un yeni dizisi Adı Zehra'nın oyuncuları ve konusu belli oldu
NTC Medya’nın hazırlıklarını sürdürdüğü Fox TV’in yeni dizisi Adı Zehra’nın başrol oyuncuları belli oldu. Ocak 2018’de Fox TV’de yayınlanmaya başlayacak olan Adı Zehra dizisinde başrolleri Zeynep Çamcı, Alican Yücesoy ve İnanç Konukçu paylaşacak.
FOX TV'nin yeni dizisi Adı Zehra için hazırlıklar son hız devam ediyor.
Senaryosunu Bekir Baran Sıtkı, Murat Emir Eren ile Rana Namatlıoğlu’nun yazdığı Adı Zehra’nın yönetmeni ise Taner Akvardar oldu.
ADI ZEHRA DİZİSİ KONUSU NEDİR?
Adı Zehra dizisinde Frankfurt’da tutucu bir Türk ailesinin kızı olarak dünyaya gelen, 22 yaşındaki Zehra’nın, Almanya’daki yoksul ve bağnaz ailesinin evinde başlayıp, İstanbullu zengin bir ailenin sırlarla ve korkunç bir suçla gölgelenmiş konağında devam eden inanılmaz öyküsü anlatılıyor.
FOX TV'nin yeni dizisi Adı Zehra için hazırlıklar son hız devam ediyor.
Senaryosunu Bekir Baran Sıtkı, Murat Emir Eren ile Rana Namatlıoğlu’nun yazdığı Adı Zehra’nın yönetmeni ise Taner Akvardar oldu.
ADI ZEHRA DİZİSİ KONUSU NEDİR?
Adı Zehra dizisinde Frankfurt’da tutucu bir Türk ailesinin kızı olarak dünyaya gelen, 22 yaşındaki Zehra’nın, Almanya’daki yoksul ve bağnaz ailesinin evinde başlayıp, İstanbullu zengin bir ailenin sırlarla ve korkunç bir suçla gölgelenmiş konağında devam eden inanılmaz öyküsü anlatılıyor.
Kayıtdışı dizisi final yapıyor!
Erkan Petekkaya'nın ayağını kırması nedeniyle çekimleri iptal edilen Kayıtdışı dizisi final yapıyor. Kayıtdışı dizisi 27 Kasım Pazartesi akşamı yayınlanacak olan 8. bölümüyle final yapacak. Kayıtdışı'nın final bölümünde tüm sırlar açığa çıkıyor!
Fox TV'de yayınlanan, yapımcılığını Karga Seven Pictures'ın yaptığı, yönetmen koltuğunda Cevdet Mercan’ın oturduğu, başrollerinde Erkan Petekkaya, Songül Öden, Dolunay Soysert ve Uğur Polat'ın oynadığı 'Kayıtdışı' dizisi final kararı aldı.
Dizinin yeni yayınlanan fragmanında 8. bölümü ile ekranlara veda edeceği duyuruldu.
Geçtiğimiz günlerde Erkan Petekkaya'nın yaşadığı sakatlık sonrası yapım şirketi dizinin çekimlerine ara verileceğini açıklamıştı.
KAYITDIŞI FİNAL BÖLÜMÜNDE NELER OLACAK?
Kayıtdışı’nın merakla beklenen final bölümünde tüm sırlar açığa çıkıyor. Ali Kemal’in etrafını saran ihanet perdesi sonuna kadar açılıyor: uğruna ömrünü adadığı ailesi ve görevi arasında iyice sıkışan Ali Kemal’in gerçekleri öğrenmesinin bedeli ağır olacak. Esra’ya gelen paranın izini süren Ali Kemal, karısı bildiği kadının Melek tarafından görev icabı kendisiyle evlendirildiğini öğrenir ve Esra ile yollarını ayırır.
Ali Kemal’in evli olduğunu öğrenen Zeynep, Ali Kemal’den uzak durmaya çalışır, ama bu sefer de kader onları bir birine daha da yakınlaştırır. Ali Kemal ve Esra tarafından hayatları ile oynamakla suçlanan Melek, Ekrem’in asıl kimliğini öğrenmesi ile iyice köşeye sıkışır. Melek, son bir fedakârlıkta bulunup kendi canına kıyınca, istihbarattaki görevini Ali Kemal devralır. Takımının yardımı ile Ekrem’in karanlık amel defterini ele geçiren Ali Kemal’in, Ekrem’in ipini çekmesi an meselesidir.
Adnan’a babasını öldürten Ekrem’in ise keyfi yerindedir. Orhan’ın intikamını almaya yemin etmiş Hayati’nin Sabri’den başlayarak etrafa ölüm saçması bile Ekrem’in keyfini kaçırmaz. Sabri yoksa ondan daha da güvenilir ve iş bitirici olan Ali Kemal ve Adnan vardır yanında. Adnan onu büyüten, ona bir hayat veren Ekrem’e mi inanacak yoksa ölmeden önce babası olduğunu söyleyen Orhan delisine mi inanacak? Abisi Ekrem’in karanlık yüzünü ve Ali Kemal’in asıl görevini öğrenen Zeynep ne yapacak? Evliliğine dair sırrı oraya çıkan Esra, kızına dair acı ve karanlık gerçeği Ali Kemal’den saklayabilecek mi?
Fox TV'de yayınlanan, yapımcılığını Karga Seven Pictures'ın yaptığı, yönetmen koltuğunda Cevdet Mercan’ın oturduğu, başrollerinde Erkan Petekkaya, Songül Öden, Dolunay Soysert ve Uğur Polat'ın oynadığı 'Kayıtdışı' dizisi final kararı aldı.
Dizinin yeni yayınlanan fragmanında 8. bölümü ile ekranlara veda edeceği duyuruldu.
Geçtiğimiz günlerde Erkan Petekkaya'nın yaşadığı sakatlık sonrası yapım şirketi dizinin çekimlerine ara verileceğini açıklamıştı.
KAYITDIŞI FİNAL BÖLÜMÜNDE NELER OLACAK?
Kayıtdışı’nın merakla beklenen final bölümünde tüm sırlar açığa çıkıyor. Ali Kemal’in etrafını saran ihanet perdesi sonuna kadar açılıyor: uğruna ömrünü adadığı ailesi ve görevi arasında iyice sıkışan Ali Kemal’in gerçekleri öğrenmesinin bedeli ağır olacak. Esra’ya gelen paranın izini süren Ali Kemal, karısı bildiği kadının Melek tarafından görev icabı kendisiyle evlendirildiğini öğrenir ve Esra ile yollarını ayırır.
Ali Kemal’in evli olduğunu öğrenen Zeynep, Ali Kemal’den uzak durmaya çalışır, ama bu sefer de kader onları bir birine daha da yakınlaştırır. Ali Kemal ve Esra tarafından hayatları ile oynamakla suçlanan Melek, Ekrem’in asıl kimliğini öğrenmesi ile iyice köşeye sıkışır. Melek, son bir fedakârlıkta bulunup kendi canına kıyınca, istihbarattaki görevini Ali Kemal devralır. Takımının yardımı ile Ekrem’in karanlık amel defterini ele geçiren Ali Kemal’in, Ekrem’in ipini çekmesi an meselesidir.
Adnan’a babasını öldürten Ekrem’in ise keyfi yerindedir. Orhan’ın intikamını almaya yemin etmiş Hayati’nin Sabri’den başlayarak etrafa ölüm saçması bile Ekrem’in keyfini kaçırmaz. Sabri yoksa ondan daha da güvenilir ve iş bitirici olan Ali Kemal ve Adnan vardır yanında. Adnan onu büyüten, ona bir hayat veren Ekrem’e mi inanacak yoksa ölmeden önce babası olduğunu söyleyen Orhan delisine mi inanacak? Abisi Ekrem’in karanlık yüzünü ve Ali Kemal’in asıl görevini öğrenen Zeynep ne yapacak? Evliliğine dair sırrı oraya çıkan Esra, kızına dair acı ve karanlık gerçeği Ali Kemal’den saklayabilecek mi?
Etiketler:
dizi,
erkan petekkaya,
fox tv,
songül öden
Beyazıt Öztürk hakkında flaş iddia!
Mesut Yar bugün Posta Gazetesi'ndeki köşesine ilginç bir iddiayı taşıdı: Beyaz emekli mi oluyor?
elevizyon yazarı Mesut Yar bugünkü köşesinde Beyazıt Öztürk'ün emekli olacağını yazdı:
İşte o bölüm:
Bir TV yöneticisi arkadaşım, “Beyazıt Öztürk bu yıl ‘Beyaz Show’a (Kanal D) noktayı koyacak” iddiasında bulundu. Beyaz’ın uzun bir süredir 22 yıllık bu klasikleşmiş işinden sıkıldığı söyleniyordu...
Bu kulis doğruysa Beyaz, Amerika’da geniş kitlelere seslenen bir talk show sunucusu olma yaşındayken emekli olacak. Bir daha düşünmeli derim!
elevizyon yazarı Mesut Yar bugünkü köşesinde Beyazıt Öztürk'ün emekli olacağını yazdı:
İşte o bölüm:
Bir TV yöneticisi arkadaşım, “Beyazıt Öztürk bu yıl ‘Beyaz Show’a (Kanal D) noktayı koyacak” iddiasında bulundu. Beyaz’ın uzun bir süredir 22 yıllık bu klasikleşmiş işinden sıkıldığı söyleniyordu...
Bu kulis doğruysa Beyaz, Amerika’da geniş kitlelere seslenen bir talk show sunucusu olma yaşındayken emekli olacak. Bir daha düşünmeli derim!
Mehmed Bir Cihan Fatihi'nde yeni kriz!
Ocak ayında Kanal D'de ekrana gelmesi beklenen Mehmed Bir Cihan Fatihi dizisinde sular bir türlü durulmuyor. Yönetmen koltuğuna Altan Dönmez'in yerine geçen Cevdet Mercan'ın dizinin kadrosunda komple değişikliğe gittiği iddia edildi.
Ünlü oyuncu Kenan İmirzalıoğlu'nun rol alacağı Mehmed: Bir Cihan Fatihi dizisinde sular durulmuyor.
Geçtiğimiz günlerde dizinin yönetmeni Altan Dönmez ile yollar ayrılmış, yerine Cevdet Mercan gelmişti. Yönetmen değişikliğiyle birlikte 2 milyon TL'ye mal olan 1. bölümün çöpe gittiği iddia edilmişti.
Diziyle ilgili yeni bir iddia daha ortaya atıldı. İddiaya göre, dizide rol alacak olan Altan Erkekli aylardır hazırlandığı rolü için Cevdet Mercan ile sorun yaşadı. Erkekli, diziden ayrıldı.
Yaşanan bu olaylar üzerine dizinin yönetmeni Cevdet Mercan'ın dizide komple değişikliğe gittiği iddia edildi. Bu arada Altan Erkekli'nin Fox TV'de ekrana gelen Nerdesin Birader dizisinde rol alması bu iddiaları güçlendirdi.
Ünlü oyuncu Kenan İmirzalıoğlu'nun rol alacağı Mehmed: Bir Cihan Fatihi dizisinde sular durulmuyor.
Geçtiğimiz günlerde dizinin yönetmeni Altan Dönmez ile yollar ayrılmış, yerine Cevdet Mercan gelmişti. Yönetmen değişikliğiyle birlikte 2 milyon TL'ye mal olan 1. bölümün çöpe gittiği iddia edilmişti.
Diziyle ilgili yeni bir iddia daha ortaya atıldı. İddiaya göre, dizide rol alacak olan Altan Erkekli aylardır hazırlandığı rolü için Cevdet Mercan ile sorun yaşadı. Erkekli, diziden ayrıldı.
Yaşanan bu olaylar üzerine dizinin yönetmeni Cevdet Mercan'ın dizide komple değişikliğe gittiği iddia edildi. Bu arada Altan Erkekli'nin Fox TV'de ekrana gelen Nerdesin Birader dizisinde rol alması bu iddiaları güçlendirdi.
23 Kasım 2017 Perşembe
Dağıstanlı kimdir? Tarihte Dağıstanlı var mı?
Vatanım Sensin yeni sezona tarihten yepyeni karakterlerle ile girdi. Bunlardan en dikkat çekeni ise Ufuk Bayraktar'ın canlandırdığı Dağıstanlı karakteri. Dizi de Dağıstanlı milli mücadeleye destek veren hatta Efeler toplayan kişi olarak anlatılıyor. Peki gerçekte Dağıstanlı diye biri var mı?
Milli Mücadeleye katılan efeler Vatanım Sensin’in yeni sezonu ile gündeme geldi. Dizi de Dağıstanlı karakteri üzerinden efelerin milli mücadeleye bakışı anlatılıyor. İzleyiciler de gerçekte Dağıstanlı diye bir karakter olup olmadığını merak ediyor.
DAĞISTANLI TARİHTE VAR MI?
Araştırmamıza göre; tarihte Dağıstanlı karakteri bulunmuyor. Ancak dizide isim değişikliğine gidilmiş olma ihtimali var. Hem de tanıdığımız adını sık sık duyduğumuz biri bile olabilir. Tabi şimdilik sadece esinlenme var diyebiliriz. İşte Dağıstanlı karakteri hakkında merak edilenlere yanıtlarımız…
DAĞISTANLI ÇERKEZ ETHEM Mİ?
Dağıstanlı karakteri ile Çerkez Ethem arasında iki yönden benzerlik var.
1. Çerkes Ethem’in isyancıları yargılamadan derhal infaz etmesi TBMM üyeleri ve İstiklal Mahkemeleri tarafından onaylanmıyordu.
– Dağıstanlı da 2. sezon birinci bölümdeki seyirciye benzer bir sahne ile tanıtılıyor. Yakaladığı suçlu askerleri Ankara’ya bildirmek yerine asmayı tercih ediyor.
2. Gediz Muharebeleri’nden sonra komuta kademesiyle yaşadığı anlaşmazlıklar ve düzenli ordu birliklerine katılmak istememesi yüzünden isyan etti. Ocak 1921’de İsmet Bey ve Refet Bey öncülüğündeki birliklerce Çerkes Ethem birliklerine harekat düzenlendi Büyük bir çarpışma yaşanmadan, Çerkes Ethem’in birlikleri teslim oldu.
– Dağıstanlı da dizinin yayınlanan bölümlerinde sık sık düzenli orduya sıcak bakmadığını söylüyor.
NOT: Önemli bir farklılığı da belirtmeliyiz. Dizide Dağıstanlı ağabeyi Refik’i vatan haini olduğunu anladığı anda gözünü kırpmadan öldürüyor. Ancak Çerkez Ethem ve kardeşleri ile beraber isyancı olarak yurt dışına kaçmıştır.
DAĞISTANLI’YI CANLANDIRAN UFUK BAYRAKTAR KİMDİR?
1981 doğumlu olan oyuncu İstanbulludur. 2000 yılında kamera karşısına geçen oyuncu ardından bir çok dizi ve filmde rol almıştır. Bazı hatırlanan yapımlar ise şöyle; Cennet Mahallesi, Ezel, Dağ, Çanakkale 1915. Geçen yılda 2016 yılında hem Dağ 2 filminde ardından da Sevda Kuşun Kanadında dizisinde rol aldı. Yakışıklı oyuncu Oyuncu Sevda Kuşun Kanadında dizisinde Ömer karakterini canlandırırken, Dağ filminde Bekir karakterini oldukça başarılı bir şekilde canlandırmıştır.
ÇERKEZ ETHEM KİMDİR?
Kurtuluş Savaşı’nda Kuvayı Milliye döneminin çetecilerinden.1885 yılında Bandırma’da doğdu. Bandırma’nın Emre köyüne yerleşmiş Sapşığ Çerkez oymağından, Ali Bey’in beş oğlunun en küçüğüydü. Ağabeyleri, İlyas ve Nuri beyler, Rum eşkiyalarıyla çarpışırken ölmüşler, Reşet ve Tevfik beyler de 1901 ve 1902 yıllarında Harbiye’yi bitirerek subay çıkmışlardı. Reşit Bey çeşitli cephelerde çarpıştı. 1919’da Meclisi Mebusan’a Saruhan Milletvekili olarak katıldı. Oradan Birinci TBMM’ye geçti.
Çerkez Ethem, evinden kaçarak Bakırköy Süvari Küçük Zabit Mektebi’ne girdi. Balkan Savaşı’nda Bulgar cephesinde yaralandı. Kıdem zammı ve madalya aldı. I. Dünya Savaşı’nda Eşref Kuşçubaşı’nın yönettiği Pan Turanist Teşkilatı Mahsusa ile birlikte İran, Afganistan ve Irak’a yapılan akınlara katıldı. Yaralanarak savaş sonunda köyüne çekildi. 1919-1920 tarihleri arasında bir yıldan uzun bir süre Anadolu’da tek önemli vurucu güç olan Kuvayı Seyyare’yi kurdu ve yönetti.
Düzenli ordunun kuruluşu döneminde, kayıt altına girmek istemeyerek hükümete başkaldırdıktan sonra, 1921 Ocak ayı ortalarında Yunanlılara sığındı. İzmir’e, oradan da Atina’ya gönderildi. Ankara İstiklâl Mahkemesi’nin, ağabeyleri ve yakın adamlarıyla birlikte, Ethem Bey’in de gıyabında verdiği 9 Mayıs 1921 tarihli ve 573 sayılı karar ile “Müsellahan takibi hükümet cürmünü irtikap ederek”, düşman tarafına firarından dolayı idama mahkum oldu. Türkiye’den ayrıldıktan sonra, önce Berlin’e gitti. Daha sonra, bir süre Kahire’de yaşadı ve son yıllarını Ürdün ve Lübnan’da geçirdi. 1948 yılında öldü. (Sözcü)
Milli Mücadeleye katılan efeler Vatanım Sensin’in yeni sezonu ile gündeme geldi. Dizi de Dağıstanlı karakteri üzerinden efelerin milli mücadeleye bakışı anlatılıyor. İzleyiciler de gerçekte Dağıstanlı diye bir karakter olup olmadığını merak ediyor.
DAĞISTANLI TARİHTE VAR MI?
Araştırmamıza göre; tarihte Dağıstanlı karakteri bulunmuyor. Ancak dizide isim değişikliğine gidilmiş olma ihtimali var. Hem de tanıdığımız adını sık sık duyduğumuz biri bile olabilir. Tabi şimdilik sadece esinlenme var diyebiliriz. İşte Dağıstanlı karakteri hakkında merak edilenlere yanıtlarımız…
DAĞISTANLI ÇERKEZ ETHEM Mİ?
Dağıstanlı karakteri ile Çerkez Ethem arasında iki yönden benzerlik var.
1. Çerkes Ethem’in isyancıları yargılamadan derhal infaz etmesi TBMM üyeleri ve İstiklal Mahkemeleri tarafından onaylanmıyordu.
– Dağıstanlı da 2. sezon birinci bölümdeki seyirciye benzer bir sahne ile tanıtılıyor. Yakaladığı suçlu askerleri Ankara’ya bildirmek yerine asmayı tercih ediyor.
2. Gediz Muharebeleri’nden sonra komuta kademesiyle yaşadığı anlaşmazlıklar ve düzenli ordu birliklerine katılmak istememesi yüzünden isyan etti. Ocak 1921’de İsmet Bey ve Refet Bey öncülüğündeki birliklerce Çerkes Ethem birliklerine harekat düzenlendi Büyük bir çarpışma yaşanmadan, Çerkes Ethem’in birlikleri teslim oldu.
– Dağıstanlı da dizinin yayınlanan bölümlerinde sık sık düzenli orduya sıcak bakmadığını söylüyor.
NOT: Önemli bir farklılığı da belirtmeliyiz. Dizide Dağıstanlı ağabeyi Refik’i vatan haini olduğunu anladığı anda gözünü kırpmadan öldürüyor. Ancak Çerkez Ethem ve kardeşleri ile beraber isyancı olarak yurt dışına kaçmıştır.
DAĞISTANLI’YI CANLANDIRAN UFUK BAYRAKTAR KİMDİR?
1981 doğumlu olan oyuncu İstanbulludur. 2000 yılında kamera karşısına geçen oyuncu ardından bir çok dizi ve filmde rol almıştır. Bazı hatırlanan yapımlar ise şöyle; Cennet Mahallesi, Ezel, Dağ, Çanakkale 1915. Geçen yılda 2016 yılında hem Dağ 2 filminde ardından da Sevda Kuşun Kanadında dizisinde rol aldı. Yakışıklı oyuncu Oyuncu Sevda Kuşun Kanadında dizisinde Ömer karakterini canlandırırken, Dağ filminde Bekir karakterini oldukça başarılı bir şekilde canlandırmıştır.
ÇERKEZ ETHEM KİMDİR?
Kurtuluş Savaşı’nda Kuvayı Milliye döneminin çetecilerinden.1885 yılında Bandırma’da doğdu. Bandırma’nın Emre köyüne yerleşmiş Sapşığ Çerkez oymağından, Ali Bey’in beş oğlunun en küçüğüydü. Ağabeyleri, İlyas ve Nuri beyler, Rum eşkiyalarıyla çarpışırken ölmüşler, Reşet ve Tevfik beyler de 1901 ve 1902 yıllarında Harbiye’yi bitirerek subay çıkmışlardı. Reşit Bey çeşitli cephelerde çarpıştı. 1919’da Meclisi Mebusan’a Saruhan Milletvekili olarak katıldı. Oradan Birinci TBMM’ye geçti.
Çerkez Ethem, evinden kaçarak Bakırköy Süvari Küçük Zabit Mektebi’ne girdi. Balkan Savaşı’nda Bulgar cephesinde yaralandı. Kıdem zammı ve madalya aldı. I. Dünya Savaşı’nda Eşref Kuşçubaşı’nın yönettiği Pan Turanist Teşkilatı Mahsusa ile birlikte İran, Afganistan ve Irak’a yapılan akınlara katıldı. Yaralanarak savaş sonunda köyüne çekildi. 1919-1920 tarihleri arasında bir yıldan uzun bir süre Anadolu’da tek önemli vurucu güç olan Kuvayı Seyyare’yi kurdu ve yönetti.
Düzenli ordunun kuruluşu döneminde, kayıt altına girmek istemeyerek hükümete başkaldırdıktan sonra, 1921 Ocak ayı ortalarında Yunanlılara sığındı. İzmir’e, oradan da Atina’ya gönderildi. Ankara İstiklâl Mahkemesi’nin, ağabeyleri ve yakın adamlarıyla birlikte, Ethem Bey’in de gıyabında verdiği 9 Mayıs 1921 tarihli ve 573 sayılı karar ile “Müsellahan takibi hükümet cürmünü irtikap ederek”, düşman tarafına firarından dolayı idama mahkum oldu. Türkiye’den ayrıldıktan sonra, önce Berlin’e gitti. Daha sonra, bir süre Kahire’de yaşadı ve son yıllarını Ürdün ve Lübnan’da geçirdi. 1948 yılında öldü. (Sözcü)
Yoğurtçu Bayram rezaletinde flaş gelişme!
TV'de reality şov skandalları bitmiyor, toplumun psikolojisini bozuyor. Bunun son örneği geçtiğimiz günlerde Seda Sayan'ın programında yaşanmıştı. Programa konuk olan evli ve üç çocuklu Meral Daldaran'ın 14 yaşındaki kızının 'Yoğurtçu Bayram' adlı bir şahıstan olduğu ortaya çıkarken DNA testi sonuçları milyonların önünde açıklandı. Sayan'ın ve ekibinin reyting çabası "Pes artık" dedirtti, iğrenç olayın 14 yaşındaki bir kız çocuğunun psikolojisinde nasıl etkiler yaratacağı asla sorgulanmadı
Özel bir TV kanalında Seda Sayan ile Uğur Arslan‘ın birlikte sunduğu programda geçen hafta uzun süre konuşulacak bir skandal yaşanmıştı. İbrahim Daldaran adlı şahıs, eşi Meral Daldaran’ın üçüncü çocuğunun kendisinden olmadığını ileri sürmüş, suçlanan kadın ise aksini savunmuştu.
PROGRAMDA DNA TESTİ AÇIKLANDI
Bunun üzerine program yapımcıları tarafından DNA testi yaptırılmış ve şahısların özel bilgileri milyonların önünde açıklanmış, çocuğun babasının başka birisi olduğu kesinleşmişti. Kısa süreli şokun ardından Meral Daldaran, ‘Yoğurtçu Bayram‘ adlı bir şahsın kendisine tecavüz ettiğini ve çocuğun ondan olabileceğini ima ederek ekran başındakileri dehşete düşürmüştü. Bu korkunç iddianın ardından bir kez daha DNA testine başvuruldu. Sonuç şoke etti. Daldaran’ın 14 yaşındaki kızının Yoğurtçu Bayram’dan olduğu kesinleşti.
RTÜK’E ŞİKAYET YAĞDI
RTÜK‘ün baskısıyla evlilik programlarını sonlandırmak zorunda kalan TV yapımcıları ve şovmenleri reyting için bu kez dümeni kadın-erkek ilişkilerinin irdelendiği, suç vakalarının ve skandalların gündeme getirildiği konseptlere çevirdi. İnanılmaz iddiaların ortaya atıldığı, akıl alkaz mahrem konuların ekrana getirildiği programlar için “Evlilik programları kalsa daha iyi yorumlarına neden olurken, Radyo Televizyon Üst Kurulu’na şikayet yağdığı öğrenildi.
Özel bir TV kanalında Seda Sayan ile Uğur Arslan‘ın birlikte sunduğu programda geçen hafta uzun süre konuşulacak bir skandal yaşanmıştı. İbrahim Daldaran adlı şahıs, eşi Meral Daldaran’ın üçüncü çocuğunun kendisinden olmadığını ileri sürmüş, suçlanan kadın ise aksini savunmuştu.
PROGRAMDA DNA TESTİ AÇIKLANDI
Bunun üzerine program yapımcıları tarafından DNA testi yaptırılmış ve şahısların özel bilgileri milyonların önünde açıklanmış, çocuğun babasının başka birisi olduğu kesinleşmişti. Kısa süreli şokun ardından Meral Daldaran, ‘Yoğurtçu Bayram‘ adlı bir şahsın kendisine tecavüz ettiğini ve çocuğun ondan olabileceğini ima ederek ekran başındakileri dehşete düşürmüştü. Bu korkunç iddianın ardından bir kez daha DNA testine başvuruldu. Sonuç şoke etti. Daldaran’ın 14 yaşındaki kızının Yoğurtçu Bayram’dan olduğu kesinleşti.
RTÜK’E ŞİKAYET YAĞDI
RTÜK‘ün baskısıyla evlilik programlarını sonlandırmak zorunda kalan TV yapımcıları ve şovmenleri reyting için bu kez dümeni kadın-erkek ilişkilerinin irdelendiği, suç vakalarının ve skandalların gündeme getirildiği konseptlere çevirdi. İnanılmaz iddiaların ortaya atıldığı, akıl alkaz mahrem konuların ekrana getirildiği programlar için “Evlilik programları kalsa daha iyi yorumlarına neden olurken, Radyo Televizyon Üst Kurulu’na şikayet yağdığı öğrenildi.
Çocuklar Duymasın yayından kaldırıldı mı?
Geçtiğimiz hafta yayınlanmayan Çocuklar Duymasın'ın yayından kaldırıldığı iddia edilmişti. Ancak dizinin çekimlerinin devam ettiği şu an için yayından kaldırılmadığı ortaya çıktı.
Geçtiğimiz hafta ekranlara gelmeyen Çocuklar Duymasın dizisi için sosyal medyada birçok iddia ortaya atılmıştı.
Diziyi takip eden izleyiciler 'yayından kaldırıldı mı?' sorusunu yanıtını ararken Mesut Yar Posta'daki köşesinde Çocuklar Duymasın'ı masaya yatırdı.
"ÇEKİMLER DEVAM EDİYOR"
Yar, "Ortada bir ilk var aslında. Yani dizi yayınlanmıyor ama çekimler tüm hızıyla devam ediyor. Türk dizi tarihinde sadece yayına hazırlanan diziler için geçerli olan şey yayın akışından çıkarılan bir dizi için yaşanıyor... Kanal D, geçtiğimiz hafta bu dizinin yayın saatine 'Hayati ve Diğerleri' isimli yeni işini koymuştu.
'Bir veda bile etmeden yayından mı kaldırıldı?' diye merak ettiğim 'Çocuklar Duymasın'ın yapımcısı Birol Güven ile konuştum. 'Çekimler tam gaz sürüyor ama yayın takvimi artık kanalın inisiyatifinde' dedi. Sözleşmeden doğan bir sorumluluk filan da olmadığına göre belli ki her iki tarafın da bir bildiği var" ifadelerini kullandı.
Geçtiğimiz hafta ekranlara gelmeyen Çocuklar Duymasın dizisi için sosyal medyada birçok iddia ortaya atılmıştı.
Diziyi takip eden izleyiciler 'yayından kaldırıldı mı?' sorusunu yanıtını ararken Mesut Yar Posta'daki köşesinde Çocuklar Duymasın'ı masaya yatırdı.
"ÇEKİMLER DEVAM EDİYOR"
Yar, "Ortada bir ilk var aslında. Yani dizi yayınlanmıyor ama çekimler tüm hızıyla devam ediyor. Türk dizi tarihinde sadece yayına hazırlanan diziler için geçerli olan şey yayın akışından çıkarılan bir dizi için yaşanıyor... Kanal D, geçtiğimiz hafta bu dizinin yayın saatine 'Hayati ve Diğerleri' isimli yeni işini koymuştu.
'Bir veda bile etmeden yayından mı kaldırıldı?' diye merak ettiğim 'Çocuklar Duymasın'ın yapımcısı Birol Güven ile konuştum. 'Çekimler tam gaz sürüyor ama yayın takvimi artık kanalın inisiyatifinde' dedi. Sözleşmeden doğan bir sorumluluk filan da olmadığına göre belli ki her iki tarafın da bir bildiği var" ifadelerini kullandı.
Acun Ilıcalı Survivor All Star 2018 tarihini açıkladı
Survivor 2018 ne zaman başlayacak? sorularına yanıt geldi. Gel Konuşalım programına konuk olan Acun Ilıcalı, hem özel hayatı hem de en çok izlenen yarışma programı Survivor'ın All Star sezonu için açıklamalarda bulundu. Kadroyla ilgili sürpriz bir bilgi veren Ilıcalı, tarih sorularını da yanıtsız bırakmadı.
Acun Ilıcalı, Survivor 2018'in tarihini açıkladı. TV 8'de yayınlanan gel konuşalım programına kızı Banu Ilıcalı ile katılan Acun Ilıcalı, Bu yıl düzenlenecek Survivor 2018 All Star hakkında açıklamalarda bulundu. Yarışmada yarışacak bir ismi daha açıklayan Ilıcalı, Murat Ceylan'ın Survivor kadrosunda olduğunu da duyurdu.
Survivor 2018'in Şubat ayında ekran olacağını söyleyen Acun Ilıcalı, programın 10 Şubat'ta başlayacağını duyurdu.
Turabi'ye bu yıl şampiyon olamazsın dedim
Turabi'nin Survivor'a 3. kez katılmasını da değerlendiren Acun Ilıcalı, Turabi'nin performansını merakla bekliyoruz. Hatta Turabi'ye bu yıl şampiyon olamayacaksın dedim. O da olacağını iddia etti. Şimdi merakla bekliyoruz bakalım Turabi'nin bu yılki performansı nasıl olacak merakla bekliyoruz.
Survivor 2018'in Şubat ayında ekran olacağını söyleyen Acun Ilıcalı, programın 10 Şubat'ta başlayacağını duyurdu.
Turabi'ye bu yıl şampiyon olamazsın dedim
Turabi'nin Survivor'a 3. kez katılmasını da değerlendiren Acun Ilıcalı, Turabi'nin performansını merakla bekliyoruz. Hatta Turabi'ye bu yıl şampiyon olamayacaksın dedim. O da olacağını iddia etti. Şimdi merakla bekliyoruz bakalım Turabi'nin bu yılki performansı nasıl olacak merakla bekliyoruz.
“Kızlarım İçin”in yayın tarihi belli oldu…
Kanal D’nin, yapımını Süreç Filmin üstlendiği, yönetmenliğini Mesude Erarslan’ın yaptığı, senaryosunu Zehra ve Zülküf Yücel’in kaleme aldığı yeni dizisi Kızlarım İçin’in yayın tarihi belli oldu.
Salı akşamı (28 Kasım) izleyici karşısına çıkacak olan dizinin başrollerinde Fikret Kuşkan, Tuvana Türkay, Elifcan Ongurlar, Sanem Yales ve Ahsen Eroğlu yer alıyor.
Kızlarım İçin’in genel hikayesi ise şöyle; Yaşar evin geçimini sağlamak için mahalleden komşuları Zübeyir’in kahvehanesinde ve oto yıkamacıda çalışmaya başlamış lakin yine de karısının dırdırından kurtulamamıştır.
Anne ve babalarının kavgalarına mani olamayan beş kız kardeşinse tek yapabileceği bir an önce kurtulmak için bir yol bulmaktır. En büyük ablaları Selva evli olduğu için bu durumdan en az etkilenenidir.
Kumru evin en büyüğü tıp fakültesi son sınıftadır ve para kazanıp hem kendini hem kardeşlerini kurtarmasına bir yıl kalmıştır.
Sumru da üniversitededir ama o sorunlardan kaçmak için eğlenmeyi seçmiştir. Duygularıyla hareket eder. Canı ne zaman ne isterse öyle davranıp öyle yaşar.
Suna daha lisededir ama Kumru ablasını örnek alarak kafasını kitaplara gömerek evdeki huzursuzluktan kaçmaya çalışır.
En küçükleri zavallı Hüma ise her şeyden en fazla etkilenen olur.
Anne ve babalarına rağmen kız kardeşler mutludurlar. Çünkü birbirlerine sahiptirler. En kötü zamanlarında bile içlerinden biri herkesi güldürecek bir şey yapar. Ancak annelerinin yaptığı bir hata başta Yaşar olmak üzere tüm çocukların hayatını geri dönülmez bir şekilde değiştirecektir.
“Kızlarım İçin” Salı akşamı saat 20.00’de Kanal D’de!
Kızlarım İçin’in genel hikayesi ise şöyle; Yaşar evin geçimini sağlamak için mahalleden komşuları Zübeyir’in kahvehanesinde ve oto yıkamacıda çalışmaya başlamış lakin yine de karısının dırdırından kurtulamamıştır.
Anne ve babalarının kavgalarına mani olamayan beş kız kardeşinse tek yapabileceği bir an önce kurtulmak için bir yol bulmaktır. En büyük ablaları Selva evli olduğu için bu durumdan en az etkilenenidir.
Kumru evin en büyüğü tıp fakültesi son sınıftadır ve para kazanıp hem kendini hem kardeşlerini kurtarmasına bir yıl kalmıştır.
Sumru da üniversitededir ama o sorunlardan kaçmak için eğlenmeyi seçmiştir. Duygularıyla hareket eder. Canı ne zaman ne isterse öyle davranıp öyle yaşar.
Suna daha lisededir ama Kumru ablasını örnek alarak kafasını kitaplara gömerek evdeki huzursuzluktan kaçmaya çalışır.
En küçükleri zavallı Hüma ise her şeyden en fazla etkilenen olur.
Anne ve babalarına rağmen kız kardeşler mutludurlar. Çünkü birbirlerine sahiptirler. En kötü zamanlarında bile içlerinden biri herkesi güldürecek bir şey yapar. Ancak annelerinin yaptığı bir hata başta Yaşar olmak üzere tüm çocukların hayatını geri dönülmez bir şekilde değiştirecektir.
“Kızlarım İçin” Salı akşamı saat 20.00’de Kanal D’de!
21 Kasım 2017 Salı
Kara Sevda Emmy Ödül Töreni'nde 'En İyi Yabancı Dizi' kategorisinde birinci oldu
Başrollerini Burak Özçivit ile Neslihan Atagül'ün paylaştığı Kara Sevda dizisi 45. Uluslararası Emmy Ödül Töreni'ninde 'En İyi Yabancı Dizi' kategorisinde 1. oldu.
Star TV ekranlarında yayınlanan başrollerini Burak Özçivit, Neslihan Atagül ve Kaan Urgancıoğlu'nun paylaştığı 'Kara Sevda' dizisi 11 kategoride toplam 18 ülkeden dizilerin katıldığı 45. Uluslararası Emmy Ödül Töreni'nde 'En İyi Yabancı Dizi' kategorisinde birinci oldu.
Yönetmenliğini Hilal Saral’ın, senaristliğini ise Burcu Görgün Toptaş ve Özlem Yılmaz’ın üstlendiği Star TV’de yayınlanan Kara Sevda dün akşam New York'ta düzenlenen Uluslararası Emmy Ödülleri'nde birinci oldu.
Güzel haberi sevenleriyle paylaşan Ay Yapım ekibi ödül ile çekildiği fotoğrafları sosyal medyadan paylaştı.
Star TV ekranlarında yayınlanan başrollerini Burak Özçivit, Neslihan Atagül ve Kaan Urgancıoğlu'nun paylaştığı 'Kara Sevda' dizisi 11 kategoride toplam 18 ülkeden dizilerin katıldığı 45. Uluslararası Emmy Ödül Töreni'nde 'En İyi Yabancı Dizi' kategorisinde birinci oldu.
Yönetmenliğini Hilal Saral’ın, senaristliğini ise Burcu Görgün Toptaş ve Özlem Yılmaz’ın üstlendiği Star TV’de yayınlanan Kara Sevda dün akşam New York'ta düzenlenen Uluslararası Emmy Ödülleri'nde birinci oldu.
Güzel haberi sevenleriyle paylaşan Ay Yapım ekibi ödül ile çekildiği fotoğrafları sosyal medyadan paylaştı.
İstanbullu Gelin Romanya'da rekor kırıyor!
Özcan Deniz ve Aslı Enver’in başrolünü oynadıkları ‘İstanbullu Gelin’, Orta Avrupa’nın gözdesi oldu. Romanya’da izlenme rekoru kıran proje, ülkenin en çok seyredilen şov programlarını ve dizilerini geride bıraktı.
Geçtiğimiz hafta yayınlanan bölümü 1milyon 300 bin Romen izledi. ‘Romanya’nın Sesi’ programı ise 1 milyon 200 bin izleyiciyle ikinci sırada yer aldı.
Geçtiğimiz hafta yayınlanan bölümü 1milyon 300 bin Romen izledi. ‘Romanya’nın Sesi’ programı ise 1 milyon 200 bin izleyiciyle ikinci sırada yer aldı.
Fİ'ye sürpriz transfer!
İnternette ekrana gelen iddialı dizi Fİ'nin kadrosuna bomba bir isim dahil oldu.
Başrolerde Ozan Güven, Serenay Sarıkaya, Mehmet Günsür, Osman Sonant ve Berrak Tüzünataç gibi ünlü oyuncuları buluşturan dizinin ilk bölümü 3 günde 4 milyon seyirciye ulaşmıştı. Ay Yapım imzalı dizinin ilk bölümüne yıllardır setlerden uzak olan Nehir Erdoğan, cafe işleten Nilay karakteriyle dahil olmuştu.
Uluslararası alanda en iyi dijital formatların ödüllendirildiği C21 Uluslararası Drama Ödülleri'nde "Dijitalde En Orijinal" kategorisinde de aday olan dizinin bugünkü bölümünün sürpriz oyuncusu ise anne olduktan sonra setlere ara veren Nur Fettahoğlu oldu.
Bu sezon çok sayıda teklif alan ancak içine sinen iyi bir işte olmak için bekleyen Fettahoğlu, Fi dizisinin yeni sezonu Çi'nin ikinci bölümüne Billur rolüyle konuk olacak. Ünlü oyuncu geçen perşembe yayınlanan dizinin ilk bölümünde de ekibe sosyal medyadan destek vermişti. (Medyatava)
Uluslararası alanda en iyi dijital formatların ödüllendirildiği C21 Uluslararası Drama Ödülleri'nde "Dijitalde En Orijinal" kategorisinde de aday olan dizinin bugünkü bölümünün sürpriz oyuncusu ise anne olduktan sonra setlere ara veren Nur Fettahoğlu oldu.
Bu sezon çok sayıda teklif alan ancak içine sinen iyi bir işte olmak için bekleyen Fettahoğlu, Fi dizisinin yeni sezonu Çi'nin ikinci bölümüne Billur rolüyle konuk olacak. Ünlü oyuncu geçen perşembe yayınlanan dizinin ilk bölümünde de ekibe sosyal medyadan destek vermişti. (Medyatava)
İran'da Nurgül Yeşilçay Kültür Bakanı'nda veto yedi
İran Kültür Bakanı Abbas Salihi, ‘Güzel Cin’ adlı filmde rol alan Nurgül Yeşilçay’ın kadrodan çıkartılmasını istedi. Yapımcı Farid ise, “Bu mümkün değil. Film bitti ve yakında vizyona girecek” dedi....
Başarılı oyuncu Nurgül Yeşilçay'ın, İran'lı yönetmen Bayram Fazlı ile çalıştığı 'Güzel Cin' adlı filmin çekimleri İsfahan'da tamamlandı. Ancak filmle ilgili ilginç bir tartışma, İran'da gündem yarattı.
Yapımcı Mehrdad Farid, "İran Kültür ve İslami İrşad Bakanı Abbas Salihi, bana ve yönetmen arkadaşımız Bayram Fazlı'ya filmden Nurgül Yeşilçay'ı çıkarmamızı istedi.
Oyuncu kadrosunda veya çekimlerde herhangi bir değişiklik yapmak imkansız. Senaryoyu İran Sinema Örgütü'ne sunup filmin üretim lisansı için başvurduğumuzda Türk oyuncunun projede yer alacağı açık bir şekilde belirtilmişti. Yetkililer, buna rağmen projeye, onay verdiler" dedi.
Farid, Güzel Cin' filminin Türk ve İran ortak yapımı olduğu için projede tek taraflı değişiklik yapamayacaklarını da sözlerine ekledi. Film için İran ve Türkiye'nin yanı sıra çeşitli Arap ülkelerinde de gala töreni düzenleyeceklerini belirten yapımcı 'Güzel Cin'i Şubat 2018'de Tahran'da düzenlenecek olan Fajr Film Festivali'nde de sunmayı da planladığını söyledi. Takvim
Yapımcı Mehrdad Farid, "İran Kültür ve İslami İrşad Bakanı Abbas Salihi, bana ve yönetmen arkadaşımız Bayram Fazlı'ya filmden Nurgül Yeşilçay'ı çıkarmamızı istedi.
Oyuncu kadrosunda veya çekimlerde herhangi bir değişiklik yapmak imkansız. Senaryoyu İran Sinema Örgütü'ne sunup filmin üretim lisansı için başvurduğumuzda Türk oyuncunun projede yer alacağı açık bir şekilde belirtilmişti. Yetkililer, buna rağmen projeye, onay verdiler" dedi.
Farid, Güzel Cin' filminin Türk ve İran ortak yapımı olduğu için projede tek taraflı değişiklik yapamayacaklarını da sözlerine ekledi. Film için İran ve Türkiye'nin yanı sıra çeşitli Arap ülkelerinde de gala töreni düzenleyeceklerini belirten yapımcı 'Güzel Cin'i Şubat 2018'de Tahran'da düzenlenecek olan Fajr Film Festivali'nde de sunmayı da planladığını söyledi. Takvim
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)